| Nöbetçiler, biraz önce pazarda birini yakaladılar, senin emrinle. | Open Subtitles | الحراس قبضوا على ولد فى السوق بناءا على أوامرك |
| Çok komik. Öldürülebilirdin. Sana bunu yapanları yakaladılar. | Open Subtitles | هذا مضحك للغاية, كدت أن تلاقي حتفك, قبضوا على الفاعلين |
| Steve'i yakalamışlar, zorla konuşturmuşlar. Morrison işiyle ilgili ötmüş. | Open Subtitles | لقد قبضوا على ستيف وجعلوه يعترف وقد اعترف بموضوع موريسون |
| Bir de şu var; polisler 1 belki 2 ay sonra soyguncuyu yakaladıklarını söylemişler. | Open Subtitles | الشرطة أخبروه انهم قبضوا على اللص بعدها بشهر ربما أثنين |
| Sonra babayı tutukladılar, ve bir daha gelmediler. | Open Subtitles | و من ثم قبضوا على ذلك الأب... و لم يأتوا بعدها أبداً |
| Hayır madam onun yerine şu adamı tutuklamışlar. - Hangi adamı? | Open Subtitles | كلا، يا سيدتي، لقد قبضوا على هذا الرجل بدلًا من ذلك |
| Eski karını gözaltına almışlar. O da, işin içindeymiş, galiba. | Open Subtitles | لقد قبضوا على زوجتك السابقة للتو إنهم يقولون لي كانت بالداخل تعمل على الأمر |
| Haberler iyi, çocuklar. Bir kaç ünite adamımızı merkezde yakalamış. | Open Subtitles | أخبار جيدة ,بعض رجال الشرطة قبضوا على ايدى فى المدينة |
| Pentangeli ellerinde, tüm söyleyebileceğim bu. | Open Subtitles | لقد قبضوا على بنتيجلى و هذا كل ما لدى لأقوله |
| Yanlış adamı tutukladıklarını düşünüyorum.. | Open Subtitles | اظن انهم قبضوا على الرجل الخطأ |
| Sonunda bu küçük adamlar yüzyılın suçlularını yakaladılar. | Open Subtitles | حسناً، أخيراً هؤلاءِ الرعاع قبضوا على مجرم القرن. |
| Sadece endişeliyim, yanlış adamı yakaladılar. | Open Subtitles | وكنت مشغول البال بأنهم قبضوا على الشخص الخطأ |
| Topallıyor tabii ama adamları yakaladılar. | Open Subtitles | أصبح أباي يعرح بالطبع , لكنهم قبضوا على الفاعلين |
| Adamı yakaladılar. Eski karın söylemiştir sandım. | Open Subtitles | لقد قبضوا على الرجل افترضت أن زوجتك السابقة أخبرتك |
| Gordon Paşa, polis... Tahılları çalan adamı yakalamışlar. | Open Subtitles | جوردون باشا ، الشرطة قبضوا على الرجل الذى سرق الحبوب |
| Katillerden birini yakalamışlar. Şimdi onu sorguya çekiyorlarmış. | Open Subtitles | قبضوا على احد القتلة انهم يستجوبونه الان |
| Kuzeybatı'daki polisler, adamımızı bir kaza sonucu yakalamışlar. | Open Subtitles | الشرطة في الشمال الغربي قبضوا على هذا الشخص في حادث |
| Gerçek katili yakaladıklarını öğrenip huzur bulmayı. | Open Subtitles | راحة البال بأنهم قبضوا على القاتل |
| Şimdi gerçek suçluyu yakaladıklarını öğrendim- | Open Subtitles | والآن علمت أنهم قبضوا على الجاني |
| Birini yakaladıklarını duydum. | Open Subtitles | سمعت بأنهم قبضوا على شخص ما ؟ |
| Alison'ı Mona'yı öldürmekten tutukladılar, hapse girdi. | Open Subtitles | "قبضوا على "أليسون" لقتل "مونا إنها في السجن |
| O aptal polisler yanlış yere gelmiş. Yanlış adamları tutuklamışlar. | Open Subtitles | هؤلاء الشرطيين الحمقى ذهبوا للمكان الخاطيء و قبضوا على الأشخاص الخاطئين |
| İpuçları yerel bir tersaneyi işaret etmiş. Birini gözaltına almışlar. | Open Subtitles | قادهم لمَسفن محلّي، وقد قبضوا على أحدهم. |
| Saddam Hüseyin'i yakalamış olsalar iyi ederler. | Open Subtitles | من الافضل لهم ان يكونوا قبضوا على صدام حسين |
| Bu da demek oluyor ki, ellerinde Comesculardan biri var. | Open Subtitles | مما يعني لربما قبضوا على أحد عائلة " كوميسكيو " |
| Bobby Dean'i tutukladıklarını duydum. | Open Subtitles | .(لقد سمعتُ بأنهم قبضوا على (بوبي دين |