Dünyanın atmosferine girmeden önce yörüngede 12 ya da 13 tur atabilir. | Open Subtitles | هو قد يعمل 12 أو 13 دوره قبل أن يدخل أجواء الأرض |
İçeri girmeden önce tüfeği arabada bırakacak. Hatta silaha ihtiyacımız olmayacak... | Open Subtitles | يتركه عادة في الشاحنة قبل أن يدخل لأننا لسنا بحاجة |
Ameliyata girmeden önce seninle görüşmek istiyor. | Open Subtitles | هو يريد رؤيتك قبل أن يدخل في عملية جراحية |
Saldırı timi gelmeden önce seninle çözmemiz gerekenler var. | Open Subtitles | قبل أن يدخل فريق الهجوم هنالك شيء عليّ أن أصفيه معك أولاً |
Ameliyathaneme gelmeden önce deodorant kullanmasını söyle. | Open Subtitles | أخبريه أن يستعمل مزيل عرق قبل أن يدخل غرفة عملياتي |
Bu kızgınlık, hastaların daha odana girmeden önce de vardı. | Open Subtitles | لديك هذا الغضب قبل أن يدخل هؤلاء المرضى لمكتبك |
Babam zimmete para geçirme suçundan hapse girmeden önce tüm paramızı kaybettik. | Open Subtitles | عائلتي خسرت كل اموالنا قبل أن يدخل أبي السجن بسبب الاختلاس |
Katil kayıt odasına girmeden önce buradan başlamış. | Open Subtitles | يبدو أن مطلق النار بدأ من هنا قبل أن يدخل غرفة التسجيل. |
Başka kimse içeri girmeden önce, Videoya çekilmesini, çizilmesini ve fotoğraflanmasını istiyorum. | Open Subtitles | أُريد تسجيل، ورسم وتصوير الموقع قبل أن يدخل أيّ شخص أخر. |
Tek görmek istediği, ameliyata girmeden önce senin gülümseyen yüzün. | Open Subtitles | كل ما يريده هو رؤية وجهكِ الباسم قبل أن يدخل للعمليات |
Ama şoka girmeden önce müdahaleye ihtiyacı var. Ambulansı kim çağıracak? | Open Subtitles | قبل أن يدخل في حالة الصدمة من سيتصل بالإسعاف إذن؟ |
- Belli ki onu duşa girmeden önce bıçakladın. - Hayır. - Hayır mı? | Open Subtitles | من الواضح أنك طعنه قبل أن يدخل للإستحمام. |
Odaya girmeden önce kendimi müzikle sunmalıydım. | Open Subtitles | أنا يجب أن يبدأ حقا أعلن نفسي وسط ضجة قبل أن يدخل غرفة. |
Birleşik Devletlerde her mahkum hapse girmeden önce sağlık testinden geçmek zorundadır. | Open Subtitles | أمر إلزامي على كل سجين أن يتلقى اختباراً جسدياً قبل أن يدخل سجناً في الولايات المتحدة |
Kapıyı açtı ve içeri girmeden önce anahtarı yerine koydu. | Open Subtitles | ... فتح الباب ثم أعاد المفتاح ... مكانه قبل أن يدخل |
Hapse girmeden önce ağabeyim verdi. | Open Subtitles | أعطانـي إياه أخـي قبل أن يدخل السجن |
Belki gelmeden önce eski bir çek defteri filan bulmuştur. | Open Subtitles | ربما وجد بعض الدلائل قبل أن يدخل |
Durum kritiğe gelmeden önce neyi öğrendin? | Open Subtitles | مالذي عرفته قبل أن يدخل في النوبة؟ |
Benim köpekten sınıfa gelmeden önce de haberim vardı. | Open Subtitles | عرفت أنه كلب قبل أن يدخل الصف |
- Hayır, kocanız evsiz aktörümüz kıymetli eşyalarını aşırmadan önce de ölüymüş. | Open Subtitles | زوجك كان ميتاً قبل أن يدخل مُتشردنا ويسرق مُتعلقاته الثمينة |