| Lemon'un son nişan partisine davet edilmedim diye ailemin bodrumunda ağlayarak uyumuştum. | Open Subtitles | لقد بكيت حرفياً حتى النوم فى قبو منزل والدى لأنى لم أدعى إلى حفلة خطبى ليمون الأخيره |
| Koruyucu ailenin bodrumunda bir oda vardı. | Open Subtitles | كانت هناك غرفة في قبو منزل والديك بالتبني. |
| Hayır, Edmonson Village'da kız kardeşimin bodrumunda kalıyorum. | Open Subtitles | لا ، أعيش في قبو منزل شقيقتي (في (إدمدسون |
| Kardeşimin bodrumunu kullabiliriz. O başka bir kamyoncuyla takılıyor. | Open Subtitles | يمكننا استخدام قبو منزل شقيقتي فرّت مع سائق شاحنة آخر |
| Gerardo Rivera burada ve... Klopek'lerin bodrumunu haber yapacak. | Open Subtitles | ماذا عن رجال الشرطة الذين سينبشون قبو منزل آل "كلوبيكس"؟ |
| Arkadaşımın bodrumunda. | Open Subtitles | بـ .. بداخل قبو منزل صديقي |
| Belki bu yardımcı olur. Catherine'in Bruce'un bodrumunda bulduğu paralar var ya? | Open Subtitles | ربما سيساعدنا هذا أتتذكروا جميع الأموال التي وجدتها (كاثرين) في قبو منزل (بروس)؟ |
| Annenin bodrumunda mı yaşıyorsun? | Open Subtitles | اتعيش في قبو منزل والدتك؟ |
| E bizimkilerin bodrumunda yaşıyorum, Dylan'dan ayrıldım şükran gününde çok yedim diye moralim bozuktu falan filan. | Open Subtitles | تعلم، أعيش في قبو منزل والداي، قطعت علاقتي مع (ديلين)، كنت مكتئبة من الكمية التي أكلتها في عيد الشكر. |
| Annemle babamın bodrumunda yaşıyorsun. | Open Subtitles | أنت تعيش في قبو منزل والديك؟ |