| Bu sabah kahveme süt koymaya karar verdi. | Open Subtitles | هذا الصباحِ قرّرَ وَضْع القشطةِ في قهوتِي |
| Emekli olursa yaşam heyecanını kaybedip 48 saat içinde öleceğine karar verdi. | Open Subtitles | قرّرَ بأنّة إذا يَتقاعدُ سَيَفْقدُ الحُبَّ لحياته ويَمُوتُ خلال 48 ساعة أَو شيء. |
| Dansın efendisi bis yapmam gerektiğine karar verdi. | Open Subtitles | لورد الرقصِ هنا قرّرَ أنا إحتجتُ مرّة أخرى. |
| Kadı Efendi, ölünceye dek taşlanmasına karar verdi. | Open Subtitles | قرّرَ القضاة بأنّ الأحجارِ يجب أنْ تُرْمَى فيها حتى تَمُتْ. |
| Bu yüzden, büyücü bebeğe bir vücut yapmaya karar verdi. | Open Subtitles | ولذا، قرّرَ الرجل إعْطاء الطفل الرضيع جسم. |
| İçerde. İlk şüphelimiz Everett Edwards, partiye odasında devam etmeye karar verdi. | Open Subtitles | مشتبهنا به الأول، إفيريت إدواردز، قرّرَ لإعادة الحزب إلى الغرفةِ. |
| Başkan strateji değiştirmeye karar verdi bu olayı sonlandırmak için ilk ve son olarak gerekli tüm tedbirleri alıyor. | Open Subtitles | قرّرَ الرئيسُ تغييرَ استرتيجيّته و اتّخاذِ أيّ اجراءاتٍ لإنهاء هذا مرّةً و للأبد |
| Babası, insanların düşüncelerini anlamak için gizlice etrafı süzdü ve kimsenin bu sert eleştirilerden memnun kalmadığını anlayarak muhtemel protestoların önüne geçmeye karar verdi. | Open Subtitles | أبوه نَظرَ حوله بسرية لكي يقيس الشغف، و أدرك بأنّ هذا الأجتماع لم يكن موفقاً كليَّاً بالأحرى هذا النقد المباشر، قرّرَ أن يحبط أيّ إحتجاج. |
| Gayri meşru servetini saklamaya karar verdi. | Open Subtitles | لذا قرّرَ الإختِفاء ثروته الغير شرعية. |
| Babam Çine dönmeye karar verdi. | Open Subtitles | أَبّي قرّرَ الإنتِقال إلى الصين |
| Bleeker, bebeği görmek istemediğine karar verdi. | Open Subtitles | Bleeker قرّرَ ذلك أنا لَمْ أُردْ رُؤية الطفل الرضيعِ. |
| Ama John iltimas geçtiğime karar verdi. | Open Subtitles | لكن جون قرّرَ أنا كُنْتُ أُفضّلُ. |
| Evet, bulguları Eyalet Savcısı Peter Florrick'e götürdüler, ...o da kovuşturmaya gerek olmadığına karar verdi. | Open Subtitles | نعم، أَخذوا نتائجهم إلى الحالةِ المُحامي، بيتر Florrick، وهو قرّرَ هناك ما كَانَ بما فيه الكفاية أَنْ يُحاكمَ. |
| Tanrı Miguel, aramızda kalmaya karar verdi! | Open Subtitles | اللّورد ميجيل قرّرَ العَيْش بيننا! |
| - Oğlun evlenmeye karar verdi. - Çok güzel! Kimmiş bu şanslı kız? | Open Subtitles | إبنكَ قرّرَ الزَواج. |
| Demek, Bay Stoddard bir youtube videosu yaratmaya karar verdi. | Open Subtitles | لذا، قرّرَ السّيد (ستودارد) (إعدادشريطيعرضةعلى (يوتيوب! |
| Savcı, suçlama yapmamaya karar verdi. | Open Subtitles | قرّرَ da أَنْ لا يَحْفظَ. |