| Ayrıca, gerçekten maskot güvenliği hakkında endişeliler çünkü kafamızda dev bir başlıkla saatlerce duruyoruz ve bu omurgaya zarar verebilir. | Open Subtitles | أيضاً ,إنهم قلقون بشأن سلامة التميمة, لأنه عند قضاء ساعات طِوَال مرتدين الرأس يمكن أن يؤذي العمود الفقري. |
| Yöntemlerin hakkında endişeliler. | Open Subtitles | -إنهم قلقون بشأن إجراءاتك |
| Yöntemlerin hakkında endişeliler. | Open Subtitles | -إنهم قلقون بشأن إجراءاتك |
| İnsanlar milenyum problemi için endişe duyuyorlar, ha? | Open Subtitles | إذاً ، كلنا قلقون بشأن مشكلة العام 2000 هذه |
| Evlatlarınızın üniversite masrafları için endişe ediyorsunuz herhâlde. | Open Subtitles | حسناً ، أنتوا قلقون بشأن المصاريف لتعليم أولادكم ، أليس كذلك ؟ |
| Demek istediğim, herkesin yarın için sinirli olduğunu biliyorum. Bunu anlıyorum. | Open Subtitles | أعني، كلنا قلقون بشأن الغد أفهم هذا |
| Demek istediğim, herkesin yarın için sinirli olduğunu biliyorum. Bunu anlıyorum. | Open Subtitles | أعني، كلنا قلقون بشأن الغد أفهم هذا |
| Onlar oyunun dışındalar. Diğer pislik için endişeleniyorlar. | Open Subtitles | إنهم خارج اللعبة فهم قلقون بشأن مشاكلهم الأخرى. |
| - Bak, beni geri gönderen insanlar zaman çizgin için endişeleniyorlar. - Bunun için artık çok geç. | Open Subtitles | إن الذين أرسلونى إلى هنا قلقون بشأن حدوث تغير فى زمنك |
| İnsanlar kardeşim için, cemaati için endişe duyuyor. | Open Subtitles | الناس قلقون بشأن أخّي وبشأن كنيستنا. |
| Biz sadece arkadaşlarımız için endişe duyuyoruz. | Open Subtitles | نحن فقط قلقون بشأن أصدقائنا |
| Sizin sağlığınız için endişeleniyorlar. | Open Subtitles | -إنّهم قلقون بشأن صحتك |