| Bu hakkı prenses tacını Yem Kızına ve garip kibarlıktaki kuzenine kaptırdığında kaybettin. | Open Subtitles | فقدت حقك بهذا عندما خسرت تاجك كأميرة لصالح فتاة الطعم وابنة عما الغريبة |
| Normal bir prenses gibi davranmak yerine... yaşlı bir hizmetçi gibi davranışın sana keçileri kaçırtmaktan başka ne verecek ki? | Open Subtitles | لم لا يمكنك التصرف كأميرة طبيعية ؟ بدلاً من فتاة كبيرة طموحة ليس لها أي شيء في حياتها ما عدا مفتاح حل الأسباب ؟ |
| Sen sikilmiş bi prenses gibi davranmak istiyorsun, böyle yapmanı gerektirecek bişey yok. | Open Subtitles | ولكن كنت تريدين التصرف كأميرة في الواقع ليس هناك أي سبب لأن تفعلي هذا |
| Hepsi bukle bukle olacak. Kitaplardaki prensesler gibi. | Open Subtitles | تمّ لفّه كلّيا، تبدين كأميرة في الكتب المصورة |
| Böyle konuştuğunda tam bir prensese benziyorsun. | Open Subtitles | واو عندما تتحدثين هكذا تبدين كأميرة |
| Sevgili günlük bugün Cenova prensesi olarak ilk resmi günüm. | Open Subtitles | مذكراتي العزيزة اليوم هو اول يوم لي في منصبي الرسمي كأميرة لإمارة جنوفيا |
| Eğer genç, prensesliği reddederse Cenova yönetimine sizin ailenizin geçeceği doğru mu? | Open Subtitles | هل صحيح أنه لو لم تقبل الفتاة الاضطلاع بمسئوليتها كأميرة ستتولى أسرتكم حكم جنوفيا ؟ |
| Ama güzel bir prenses gibi görünmek istiyorum. | Open Subtitles | انا في الحقيقة لست بنت اميل لحب اشياء البنات و لكني اريد ان ابدوا كأميرة جميل |
| Amerika'da bir kız, güzelliği ve zarafetinden dolayı prenses ilan edilir. | Open Subtitles | في أمريكا يمكن للفتاة أن تتوج كأميرة من أجل جمالها و عرقها |
| Kızım bak, şöyle prenses bir şey olsaydın yani. | Open Subtitles | انظرى يابنتى ماذا لوكنتِ شيئاً كأميرة أوما شابه |
| Yani prenses olarak hayatımın bir peri masalı olduğunu mu düşünüyorsun? | Open Subtitles | اعني انك تظنين ان حياتي كأميرة مثل حياة الحوريات |
| Tüm kadınları prenses gibi hissettirmek. | Open Subtitles | بل هدفها هو جعل كل امرأة تحس بنفسها كأميرة |
| prenses olmaya karar verdiğinde, bu kadarının olacağını bilmeliydin. | Open Subtitles | عندما قررت أن تعيشي كأميرة كان يجب عليك معرفة أن هذا سيحدث |
| Artık bir prenses olmaya veda ettiğine göre bu tekrar Kraliçe B. olarak tacını geri isteyeceğin anlamına mı geliyor? | Open Subtitles | الآن وانت تودعين لقبك كأميرة هل هذا معناه انك مستعدة عن التنازل عن لقبك كالملكة " بي " ؟ ؟ |
| Vince bir prenses gibi görünmekle kalmayıp o büyüleyici kaliteye de sahip olduğumu söyledi. | Open Subtitles | فينس يقول اننى ابدو كأميرة واننى املك المواصفات السحرية ايضاً |
| Ve şu gerçeği eklemek gerekirse, bir prenses olarak başarısızlığa uğramış olursun. | Open Subtitles | وأضيفي إلي ذلك حقيقة أنك ستكوني قد فشلتي كأميرة. |
| prensesler gibi görünüyorsun. | Open Subtitles | أنت تبدين كأميرة |
| Seni prensesler gibi büyüttüm. En iyi okullara gittin! | Open Subtitles | لقد اعتنين بك كأميرة صغيرة |
| Bir haftadır prensesler gibi yiyorum. | Open Subtitles | كنت آكل كأميرة طوال الأسبوع |
| Asillerin arasında gerçek bir prensese yaraşır biçimde yaşaması onu daha mutlu edecektir. | Open Subtitles | ستكون سعيدة بعيشها مع النبلاء... كأميرة حقيقيّة... |
| Küçük bir prensese benziyor. | Open Subtitles | إنها تبدو كأميرة صغيرة |
| Sevgili günlük bugün Cenova prensesi olarak ilk resmi günüm. | Open Subtitles | مذكراتي العزيزة اليوم هو اول يوم لي في منصبي الرسمي كأميرة لإمارة جنوفيا |
| Eğer genç, prensesliği reddederse Cenova yönetimine sizin ailenizin geçeceği doğru mu? | Open Subtitles | هل صحيح أنه لو لم تقبل الفتاة الاضطلاع بمسئوليتها كأميرة ستتولى أسرتكم حكم جنوفيا ؟ |
| Bir kadına bir prensesmiş gibi davranacaksın, anladın mı? | Open Subtitles | يجب أن تعامل المرأة كأميرة , أتفهم ؟ |