| Şey beni neredeyse yutulmak olduğunu l orbed son kez, . | Open Subtitles | آخر مرة حاولت فيها أن أنتقل هذا الشيء كاد أن يبتلعني |
| Üniformalılar Alki'den bir eve girmişler ve neredeyse bir müzik hocasını vuruyorlarmış. | Open Subtitles | يونس, قد ركل باباً فى منطقه آلكى كاد أن يقتل مدرّس موسيقى |
| Evet ama dün neredeyse bir çocuğu öldüren tek sen varsın. | Open Subtitles | نعم , لكن أنت الوحيد الذي كاد أن يقتل طفل البارحة |
| Bu salak yüzünden az kalsın tutuklanıyorduk. Şimdi ikimizin de mahkemesi var. | Open Subtitles | هذا المجنون كاد أن يجعلنا نُعتقل الآن لدينا جميعنا مواعيداً في المحكمة |
| Sonra ben yemeği iptal ettiğimde... yemin ederim ki az kalsın ağlayacaktı. | Open Subtitles | ثم عندما إتصلت لإلغاء الغداء يمكنني أن أقسم أنه كاد أن يبكي. |
| az daha onu orada öldüreceğini söyledi ama bir şekilde kendine engel olmuş. | Open Subtitles | قال أنه كاد أن يقتله في تلك اللحظة ولكن بطريقة ما أوقف نفسه |
| nerdeyse sizi ve oğlunuzu da öldürüyordu. Gerçekler bunlar. | Open Subtitles | كاد أن يقتلك أنتي وأبنك ؛ هذه هيا الحقائق |
| Hindistan'da çok elitist, züppece pahalı bir eğitim aldım, ve bu beni neredeyse mahvetti. | TED | لقد تلقيت تعليم نخبوي ومتعالِ ومكلف في الهند وهذا كاد أن يحطمني |
| Hatta, şu an 23 korumacısı var çünkü neredeyse çocuklaını öldüren bomba saldırıları geçirmiş ve saldırılar bir korumacısının bir bacağını almış. | TED | في الواقع،لديها الآن 23 حارسا شخصيا، لأنها تعرضت لهجوم تفجيري كاد أن يقتل أطفالها، ونجم عنه بتر ساق أحد حراسها. |
| 1872'de neredeyse baş mühendisin de hayatına mal oluyordu. | TED | في عام 1872، كاد أن يودي بحياة رئيس المهندسين |
| Dr. Einstein neredeyse beni ameliyat ediyordu. | Open Subtitles | . الدكتور آينشتين كاد أن يجرى لى جراحة من قبل |
| Konuyu değiştirmek gibi olmasın ama o kadar çabalıyordu ki neredeyse her şey raydan çıkacaktı. | Open Subtitles | لا تغيروا الموضوع لكن في بعض الأحيان كاد أن يتسبب إصراره في إفساد المشروع |
| Konuyu değiştirmek gibi olmasın ama o kadar çabalıyordu ki neredeyse her şey raydan çıkacaktı. | Open Subtitles | لا تغيروا الموضوع لكن في بعض الأحيان كاد أن يتسبب إصراره في إفساد المشروع |
| Müşterim bunu almaya geldi. neredeyse çelloyu götürecekti. | Open Subtitles | لقد جاء زبوني ليأخذه و كاد أن يأخذ التشيللو بدلاً عنه. |
| Babam az kalsın onu köle kızlar yüzünden mirasından mahrum edecekti. | Open Subtitles | أبوه كاد أن يحرمه من الميراث بسبب البنات العبيد |
| Onu az kalsın öldürecek olan babasını bu kadar önemsemesi beni şaşırtmıştı. | Open Subtitles | أتسائل كيف تيدي يكترث لأمر والده الذي ... كاد أن يقتله تقريباً |
| Ya evet, bir kere denedik ve az kalsın biri Estonya çikolatasından ölecekti. | Open Subtitles | أجل, لقد حاولنا ذلك مرة, و شابٌ كاد أن يموت بسبب التسمم بالشوكولاتة الأستونية. |
| Beni rezil etmesini, az kalsın kovdurmasını ve hafta sonumu mahvetmesini düşünürsek, sen ne dersin? | Open Subtitles | بإعتبار إنه أحرجني, و كاد أن يفقدني مهنتي و دمر عطلتي؟ ما رأيك؟ |
| az kalsın öldürecektim seni. Neden çekilmedin? | Open Subtitles | لي , لقد كاد أن يؤذيك , لماذا لم تتحرك ؟ |
| az daha uçağın burnuna çarpıyormuş. | Open Subtitles | كاد أن يحطم مقدمة الطائرة قبل أن تتوارى عن أنظارهم |
| Ama kaçık herif sustalısını çekti ve az daha kafamı kesiyordu. | Open Subtitles | تحول حالتها النفسية كاد أن يسبب لي فقدان حياتي |
| Geçen sefer kadınlarla eğlendiğinde, iki tane kadına tohumlarını bıraktın ve DNA'ların nerdeyse bizi mahvediyordu. | Open Subtitles | في المرة الأخيرة كنت بحريتك مع النساء وقمت بوضع كعكاتك بداخل إثنتين منهم حمضك النووي كاد أن يسقطنا أرضاً |