ويكيبيديا

    "كانت هنالك فرصة" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • bir
        
    Yani bir ihtimal denemeye değer bir şey. Open Subtitles إذا، لو كانت هنالك فرصة فإنها من الأرجح تستحق الإنتهاز، أعني
    Eğer hala bir şans varsa öylece oturup vazgeçemem. Open Subtitles لا يمكنني الإستسلام ليس إن كانت هنالك فرصة أخرى
    Gelecekte, insanlara bundan bahsettiğinde, bir şansımız olduğunu söylersin ama sen insanlığın en iyisi olmaktan öyle uzaktın ki... Open Subtitles سيأتي يوم عندما تتحدثين عن هذا ستخبرين الآخرين أنه كانت هنالك فرصة لانجاح الأمر لكنك كنت أسوأ بكثير من نخبة الإنسانية
    Evet, bir dakikalığına bile olsa onunla birlikte oturma şansım varsa... Open Subtitles أجل، إذا كانت هنالك فرصة أنه سيجلس معي لدقيقة
    Korkunç annenin pençelerinden kaçmayı başardım ve senden nazikçe bu akşamki bir partiye gitmek için izin istemeye geldim. Open Subtitles لقد تمكنت من الهرب من مخالب والدتك المريعة لكي أسألك بتهذيب إذا كانت هنالك فرصة بأن تسمح لي بالذهاب إلى حفل الليلو
    Eğer işe yarayabileceğine dair ufacık bir umut da olsa göze almalıyız. Open Subtitles إنْ كانت هنالك فرصة لنجاح الأمر فعلينا المجازفة
    İnsanlık için Yerleşim Yeri organizasyonunda, Tijuana'da bir... Open Subtitles كانت هنالك فرصة مع "مساكن للإنسانية" والذين يقومون
    Eğer uzlaşmanın bir yolu varsa, ben uzaklara gitmeye... gönüllüyüm. Open Subtitles لو كانت هنالك فرصة لإصلاح ذلك ...لكنت قد قمت بالسفر طوال هذه المسافة
    Durdurmak için bir şansım vardı, böyle olmadan... Open Subtitles كانت هنالك فرصة ليقاف هذا من قبل.
    Başlangıç için güzel bir nokta eğer aramızda gerçek bir şeyler olma ihtimali varsa Open Subtitles ...حسناً ، هذا مكان جيّد للبدء منه إن كانت هنالك فرصة حقيقية لنا
    bir fırsat anı vardı ve sonra yok oldu. Open Subtitles كانت هنالك فرصة و قد ذهبت.
    bir imkân vardı ve bunun değerlendirdim. Open Subtitles كانت هنالك فرصة و أغتنمتها
    - Fakat bir şansı varsa... Open Subtitles ..لكن إن كانت هنالك فرصة
    Kimsenin bulunmak istemeyeceği bir yerdi, ama Flora'nın içerde olma olasılığı vardı. Open Subtitles بدى كمكان لم يرد احد البقاء به ولكن كانت هنالك فرصة وجود (فلورا) بالداخل
    Yine de bir şans vardı. Open Subtitles لكن... كانت هنالك فرصة
    Fakat yine de bir şans vardı. Open Subtitles لكن... كانت هنالك فرصة
    Eğer bir şekilde Jody veya Alex'e zarar verme durumum olursa ya da herhangi birine, ölmeyi tercih ederim. Open Subtitles لذلك، إن كانت هنالك فرصة بأنني قد أؤذي (جودي) أو (أليكس)... أو أيّ أحد... فإنّي أفضل الموت.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد