| Toslamasaydım, bu kadın arabaya binecek gibi görünüyordu. | Open Subtitles | إن لم أقم بصدمها كان يبدوا أن تلك المرأة ستركب بها. |
| Cilt enfeksiyonu ve göz iltihabı yüzünden şeytan ele geçirmiş gibi görünüyordu. | Open Subtitles | كلا العرضين والتى كان يبدوا أنهما لديهم تلك الأعراض |
| Bu sabah dertleşmek isteyen bir adam gibi görünüyordu. | Open Subtitles | هذا الصباح كان يبدوا واثقا جدا |
| Bobby'i ilk tanıdığımda hayatın kendisinden bile daha büyük gözüküyordu. | Open Subtitles | عندما قابلت بوبي كان يبدوا أكبر من الحياة |
| Bobby'i ilk tanıdığımda hayatın kendisinden bile daha büyük gözüküyordu. | Open Subtitles | عندما قابلت بوبي كان يبدوا ذو شأن كبير جدا |
| Sanki ben buraya taşındığım için onu suçluyormuşsun gibi görünüyordu ve ben de onun için güzel bir şey yapmak istedim. | Open Subtitles | لقد كان يبدوا أنك تلومها لأني انتقلت للعيش هنا لذلك أردت أن أقوم بعمل - شيء لطيف لأجلها. |
| Her an yere yığılacakmış gibi görünüyordu. | Open Subtitles | كان يبدوا أنهُ سيغمى عليهِ على الأرضية. |
| Yine de gerçek gibi görünüyordu. | Open Subtitles | كان يبدوا حقيقي رغم ذلك |
| Orada zor bir durumdaymışsın gibi gözüküyordu. | Open Subtitles | كان يبدوا أنكِ تقضين وقتاً عصيباً هناك |
| Piyano biraz yalnız gözüküyordu da. | Open Subtitles | البيانو كان يبدوا وحيداً |