ويكيبيديا

    "كان يرتدي" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • giyiyordu
        
    • takıyordu
        
    • giymişti
        
    • giyiyormuş
        
    • giymiş
        
    • giyerdi
        
    • giyinmişti
        
    • takıyormuş
        
    • takmış
        
    • giyiyor
        
    • taktığı
        
    • takmıştı
        
    • Üzerinde
        
    • taktığını
        
    • giydiğini
        
    Sandra ise elbise ve topuklu ayakkabı giyiyordu ve makyaj yapmıştı. Open Subtitles حسنا كين كان يرتدي كنزة وحذاء تنس ساندرا كانت ترتدي فستانا
    Kendisi NSA'nın direktörü ve ABD siber komutanı, ancak o gün dört yıldızlı general üniformasının yerine kot pantolon ve tişört giyiyordu. TED مدير وكالة الأمن القومية وقائد قيادة الحرب الإلكترونية، ولكن عوض بدلته ذات الأربع نجوم، كان يرتدي سروال جينز وقميص.
    Baba İsa figürlü haç takıyordu .Belki İspanyol veya Portekizli bir çiftçidir. Open Subtitles الأب كان يرتدي الصليب. لا بُد أنه مزارع بورتوريكي أو اسباني
    Elleri kancaydı. Çizgili bir mahkum kıyafeti giymişti. Open Subtitles خطاف في يده و كان يرتدي قميص المساجين المخطَّط‏
    Tanık, suçluyu tam olarak görmemiş ama koyu renk bir eşofman giyiyormuş. Open Subtitles الشهود لم يروا المجرم لكن قالوا أنه كان يرتدي بزة رياضية قاتمة
    Sizin kıyafetlerinizi giymiş ölü bir adamı araştırıyorum. Open Subtitles أنا أبحث في وفاة رجل الذي كان يرتدي بعض الملابس الخاصة بك.
    - Her bir köpek asker deri bir kemer giyerdi. Open Subtitles كل واحدٍ من الجنود الكلاب .. كان يرتدي حزاماً من الجلد
    Yeşil renkte giyinmişti ve yeşil bir akvaryumda gibiydi. TED كان يرتدي بدلة خضراء، وكان في حوض سمك أخضر.
    Bu herif annem gibi giyinip onun küpelerini mi takıyormuş? Open Subtitles هذا الرجل كان يرتدي مثل أمي و يرتدي أقراطها ؟
    Özel günlerde daha düzgün pantolonlar giyiyordu. TED للمناسبات الخاصة كان يرتدي بنطلونات أكثر ملائمة.
    Marks and Spencer etiketli bir gömlek giyiyordu. Open Subtitles لقد كان يرتدي قميصاً, مع علامات وملصق سبينسر عليه.
    Hafızanı zorla. Getirildiğinde ne giyiyordu? Open Subtitles نشط ذاكرتك قلايلاً ماذا كان يرتدي عندما جلبوه الى هنا
    Einstein her gün aynı kıyafeti giyiyordu. Open Subtitles لعلمك اينشتاين كان يرتدي نفس الرداء كل يوم
    Vakanın olduğu anda tamirci ne giyiyordu? Open Subtitles ماذا كان يرتدي المشتبه به في وقت الحادثة
    ama bence o kötü bir adamdı çünkü siyah bir şapka takıyordu. Open Subtitles لكنني اعتقده الرجل السيء لأنه كان يرتدي قبعةً سوداء
    Jimmy Carter maskesi takıyordu... Keeanu Reeves filmindeki soygundaki gibi. Open Subtitles كان يرتدي قناع چيمي كارتر مثل هذا اللص في فيلم كيانو ريفز
    Mısır desenli mavi kravatını giymişti. Hazır olan raporlarımı sen bir durum değerlendirmesi isteyene kadar bekleteyim mi? Open Subtitles لابد أن اليوم هو الثلا ثاء كان يرتدي رابطة العنق الزرقاء
    Ve kim tişörtü tuttuysa o sırada eldiven giyiyormuş. Open Subtitles وأيا كان انتزع القميص كان يرتدي قفازات في ذلك الوقت.
    Katil eldiven giymiş olabilir diye mi düşünüyorsunuz? Open Subtitles إذاً تعتقدين أن قاتله كان يرتدي قفازات ؟
    Uzun rahip cübbesi giyerdi. İçki içmezdi. Open Subtitles كان يرتدي رداءاً طويلاً أشبه بالكهنة، ولم يكن يشرب الخمر،
    "Aptalca" bir duruşu vardı. Ama çok "şık" giyinmişti. Open Subtitles كان شكله غبياً بالفعل، لكنه كان يرتدي أحدث الموضات.
    Evet, Frisbee pisliği mikrofon takıyormuş. Open Subtitles نعم وكان هذا فاجوت قليلا، الفريسبي، كان يرتدي سلك ملعون.
    Ama katil muşta ya da yüzük gibi bir şey takmış. Open Subtitles لكن القاتل كان يرتدي سوار نحاسي أو نوع ما من الخاتم
    Kötü adam açık havada bile yağmur terlikleri giyiyor. Open Subtitles والشرير كان يرتدي الحاميه من المطر حتى بالايام الصافيه
    Dünyanın en kötü peruğunu taktığı için ona Peruk Tony derlerdi. Open Subtitles اطلقوا عليه توني ذو الشعر المستعار لانه كان يرتدي اسوا شعر مستعار ممكن ان تراه في حياتك
    Ve yeşil bir başlık takmıştı böylece post-prodüksiyonda yeşil başlığı silebilir ve Robert Lepage'nin kafası ile değiştirebilirdik. TED و كان يرتدي غطاء أخضر لنتمكن من محو الغطاء الأخضر بعد الإنتاج واستبداله برأس روبرت لوباج.
    Ama kameradan bir görüntü elde ettik, Üzerinde kıyafet varmış. Open Subtitles لكننا حصلنا على صورة من الكاميرا لقد كان يرتدي ملابس
    Gözlük taktığını unutmuştum, gözünü çıkardım. Open Subtitles لقد نسيت أنه كان يرتدي نظارات و قمت بفقأ عينه
    Sadece bir kişinin yeşil tişört giydiğini ve sizden o kişiyi bulmanız istendiğini varsayın. TED تخيل أن واحدًا منا فقط كان يرتدي قميصًا أخضر، وطُلب منك أن تجد هذا الشخص.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد