Tam ortasına peynir enjekte edilmiş bir köfte. Doğanın amaçladığı gibi. | Open Subtitles | كانت كرات لحم مع الجبن المحقون في المنتصف |
Ana yemek de et veya köfte. | Open Subtitles | وللطبق الرئيسي، سنخيّرهم بين رغيف لحم أو كرات لحم |
Bunlar şüphesiz şimdiye kadar yediğim en iyi köfteler. | Open Subtitles | أستطيع الإعتراف بأن هذه ألذ كرات لحم قد جربتها في حياتي |
Yediği son kugel olurdu muhtemelen. | Open Subtitles | و قد تكون آخر (كرات لحم) في حياتها |
"Senin için duygusal bir durum olabilir, bu yüzden dolapta köfteli sandviç var." | Open Subtitles | أعلم أن هذا سيكون مُحزناً لكِ، لذا هناك" "حساء كرات لحم في الثلاجة |
- Soğuk domuz köftesi istemiyorum. - Anı mahvediyorsun. | Open Subtitles | لا اريد كرات لحم الخنزير الباردة - انت بأتجاه اللحضة - |
Hayatta hindi köftesinden başka şeyler de var. | Open Subtitles | الحياة تعني أكثر من مجرد كرات لحم الديك الرومي |
Hadi,çocuklar,yemeğe. Anneniz köfte yaptı. | Open Subtitles | هيا يا أطفال ، العشاء سنأكل كرات لحم من صنعي |
İş için 10$ ve yarım köfte ödüyorlar. | Open Subtitles | خذ العمل و أعطيك 10 دولارات ونصف سندويتش كرات لحم |
Bana köfte getirdiniz demek. | Open Subtitles | إذًا فقد أحضرت لي كرات لحم أيضًا ، أليس كذلك ؟ |
Sekizinci doğum günümü meşhur bir sübyancıyla köfte yiyerek geçirdim. | Open Subtitles | قضيت عيد ميلادي الـ 8 بأكل كرات لحم سويدية مع محب اطفال |
- Makarna günü bana hep ekstra köfte veriyor. | Open Subtitles | دائماً ماتعطيني كرات لحم إضافية في يوم السباغيتي |
Ah dostum, keşke bunlar beyaz köfte olsaydı. | Open Subtitles | يا رجل، أتمنّى لو كانت تلك كرات لحم أبيض |
Ve o bana güzel spagettiler, köfteler cheesecakeler, elmalı strudeller yapacak, artık neyi varsa. | Open Subtitles | وهي ستعمل لي سباغيتي لذيذ، كرات لحم... كعكة الجبن، فطيرة تفاح وكل شيء |
- Bu köfteler harika. - Afiyet olsun, Hancock. | Open Subtitles | . إنها كرات لحم شهية - . "شكراً لك يا "هانكوك - |
Brooklyn'de ki en iyi köfteler. | Open Subtitles | أفضل كرات لحم في بروكلين |
İşleri senin o çıtı pıtı, bembeyaz ve hiçbir yaşlı kadının peruğunu çekip almamış ellerine bıraksaydım şu anda kugel'ımız olmayacaktı. | Open Subtitles | لو تركتُ الأمر لنفسكَ الطيبة كوردة (الزنبق الأبيض) الغير متفتحة لحصلت إمرأة عجوز على آخر (كرات لحم) و لكنا بلا طعام حالياً |
Son kugel'ı o alacaktı. | Open Subtitles | كانت لتحصل على آخر (كرات لحم) |
- Bunu baba sevgisi katılmış marinara soslu, eritilmiş vıcık vıcık İtalyan peynirli günlük köfteli bir sandviç olarak düşün. | Open Subtitles | فكر به فقط على أنه حبي الأبوي,على شكل كرات لحم طازجة محاطة بالصلصلة الإيطالية |
Neşeli isimler koyabilirsin aslında. "Ciao İtalya köftesi" gibi. | Open Subtitles | ربما تضعين لها إسم مبهج مثل كرات لحم " تشاو " الإيطالية |
Ingrid'in ünlü köftesinden yaptım. | Open Subtitles | لقد صنعت كرات لحم (إنغريد) الشهيرة |
Ejderha taşşağı. | Open Subtitles | كرات لحم التنين. |