| Bu durumda Grand Crossing'in bugün olduğundan farklı bir hale dönüşme sürecine şimdiden girdiğini söyleyebiliriz. | TED | لذا فمن المعقول القول بأن غراند كروسينغ بالفعل هي في مرحلة التغير إلى شيء مختلف عما هي عليه اليوم. |
| Miller's Crossing'de yüzün dağılmış yatıyordun. | Open Subtitles | " حلمت أنك ممدد في " ميلر كروسينغ ووجهك قد أنفجر |
| Bu intihar sahnesi "Crossing Jordan" dizisinin bir bölümü gibi sahnelenmiş. | Open Subtitles | مسرح الإنتحار هذا قد أُعدّ كما في حلقة من (كروسينغ جوردان). |
| Sence Sandpiper Crossing sakinlerinin ne kadar ömrü kalmıştır? | Open Subtitles | كم من الوقت تعتقد أن المقيمين في "ساندبيبر كروسينغ" لديهم |
| JC: Bundan bahsedelim. TG: Şu anda Grand Crossing'de yaşayanların %99'u siyahi ve burada her gün sokakta yürüyen insanlarla mülk sahiplerinin farklı insanlar olabileceğini biliyoruz. | TED | جون كوهين: دعنا نذهب هناك. ثياستر غيتس: حاليًا، غراند كروسينغ تبلغ نسبة سكانها من السود 99%، أو على الأقل يعيشون، ونعلم أنه ربما أن من له أملاك في المكان مختلف عن الذين يمرون في الشوارع كل يوم. |
| - Miller's Crossing'e gidiyoruz. Tom! Tom! | Open Subtitles | " سوف نذهب إلى " ميلر كروسينغ - " أنا لم أفعل ... " توم " ، " توم - |
| Miller's Crossing'e gideceğiz. | Open Subtitles | حسناّّ ، سوف نذهب إلى " ميلر كروسينغ " |
| Sandpiper Crossing davası. İşler istediğimiz gibi gitmedi. | Open Subtitles | (بخصوص قضية (ساندبيبر كروسينغ التي لم تسر على ما يرام |
| Adli patolog şapkamı takıp eğer bu "Crossing Jordan" dizisinin bir bölümü olsaydı Dr. Jordan Cavanaugh ne yapardı diye düşündüm. | Open Subtitles | لقد وضعت قبعة الطب الشرعي وتخيلت ماذا كانت لتفعله الد. (جوردان كافاناه)... إذا كانت هذه حلقة من مسلسل (كروسينغ جوردان). |
| Sonra, eğer bu "Crossing Jordan" dizisinin bir bölümü olsaydı aktris Jill Hennessey, Dr. Jordan Cavanaugh'ı oynamaya nasıl başlardı diye düşündüm. | Open Subtitles | ثم تخيلت كيف كانت الممثلة (جيل هينيسي) لتؤدي دور الد. (جوردان كافاناه)... إذا كانت هذه حلقة من مسلسل (كروسينغ جوردان). |