Kırsal alan çalışanlarımız, her iki haftada bir tarladaki çiftçilere iş üstünde eğitim veriyorlar. | TED | نقدم تدريب تطبيقي للمزارعين في حقولهم كل اسبوعين. |
İlk üç ay iki haftada bir kontrol için Dollhouse'a geleceksiniz. | Open Subtitles | خلال الأشهر الثلاثة الأولى ستأتي إلى بيت الدمى مرة كل اسبوعين للفحوصات |
Şu an, çocukları iki haftada bir banyo yapabiliyor ve akşam okumak veya ders çalışmak için ışıkları yok. | Open Subtitles | اطفالها الان يمكنهم الاستحمام كل اسبوعين وليس لديهم اضاءة ليتمكنوا من القراءة والمذاكرة فى الليل |
Ama her iki haftada bir gerçeklerle yüzleşirdik. | Open Subtitles | ولكن بعد نهاية كل اسبوعين نحصل على الحقيقة |
her iki haftada bir kendini burada gösterirken, ne yapmamı umuyorsun? | Open Subtitles | ما الذى يفترض ان افعله معكِ وانتٍ تاتين الى هنا كل اسبوعين ؟ |
İki haftada bir adaya gidip, sandviç yiyerek kendinden geçiyorsun. | Open Subtitles | تذهبىن للجزيرة كل اسبوعين و توزعين السندوتشات |
Belki de bazı şeyleri terapide çözsem iyi olacak ama kimin iki haftada bir terapiste ayıracak bir saati var ki? | Open Subtitles | ربما يجب ان اعمل على ذلك في العلاج النفسي لكن من لديه ساعه ليوفرها كل اسبوعين ؟ |
Kasım-Mart arası her iki haftada bir bu gei waislerden biri tahliye yolları açılarak kurutulur. | Open Subtitles | كل اسبوعين من تشرين الثاني / نوفمبر الى آذار / مارس واحدة من وايس هو ينضب عن طريق فتح بوابات الحوض |
Bulmuyorum. Annem iki haftada bir test yaptırır. | Open Subtitles | لا اعرف فوالدتي تختبرني كل اسبوعين |
Zürih'e iki haftada bir gelebilirim. Evet. | Open Subtitles | استطيع ان أتي الى زيورخ كل اسبوعين حسنا |
İki haftada bir, annen Jax amcanla onun evinde buluşuyor. | Open Subtitles | كل اسبوعين امك تلتقي بعمك في منزله |
Cildiniz her iki haftada bir yenileniyor. | TED | تتجدد بشرتك كل اسبوعين. |
Aslında onları iki haftada bir görmem lazım ama... | Open Subtitles | حسنًا... افترض أنهم يأتون كل اسبوعين |
İki haftada bir göndeririz. | Open Subtitles | نحن نتخلص منها كل اسبوعين |
Ve bu her iki haftada bir oluyor. | TED | وهذا يحدث كل اسبوعين . |