her sabah aynı şey. Boğazınızı okula gelirken temizleyin. Burada değil. | Open Subtitles | كل صباح على هذا الحال.نظفوا حنجرتكم وأنتم بطريقكم إلى المدرسة,ليس هنا. |
her sabah en az bir saat yürüyüş yapar. | Open Subtitles | إنه يقوم بنزهة كل صباح على الأقل لمدة ساعة |
Yaklaşık elli yıldır, her sabah içerim. | Open Subtitles | لقد كنت أشرب كأساً من هذا كل صباح على مدى 50 عاماً |
her sabah uyandığımda bunlardan görür, koklardım. | Open Subtitles | اعتدت الاستيقاظ كل صباح على رؤيتها وتنشق رائحتها |
her sabah buraya geliyorum ve bugünün uyanacağı gün olmasını umuyorum. | Open Subtitles | ماذا تريدين مني أن أقول, أنا آتي إلى هنا كل صباح على أمل أنه سيستيقظ اليوم |
Yol boyunca her sabah okyanusun kokusunu içime çektim. | Open Subtitles | وتنسى لي شم رائحة المحيط كل صباح على طول الطريق |
Hiç posta olmamasına rağmen şehirde her sabah posta kutularına bakan insanlar var. | Open Subtitles | هناك ناس في البلدة لازالت تتفقد صندوقها البريدي كل صباح على الرغم بأنه لا توجد طرود منذ فترة طويلة جداً. |
Hayır, her sabah uyandığımda yanı başımda olduğunu bilmek benim için büyük rahatlık. | Open Subtitles | لا، أن أستيقظ كل صباح على علم بوجودكِ يعد راحة كبيرة لي |
Ve her sabah yarım saat kondisyon bisikletiyle çalışıyorum. | Open Subtitles | ونص ساعه كل صباح على الدراجه الثابته |
Gürbüz olayım diye, her sabah. | Open Subtitles | {\H000000FF\3cH000000FF\blur7}{\fnArabic Typesetting}# {\H00C000C0\3cH00C000C0\blur7}{\fnArabic Typesetting}كل صباح على النمو تعينني{\H00FF0000\3cH00FF0000\blur7}{\fnArabic Typesetting} # |
Serge Buren, her sabah pijamalarıyla, benim kanepemde. | Open Subtitles | سيرج بورين) يطلع) كل صباح على فراشي |