| Eğer gazetelere çıkmak istiyorsan trenin önüne atla, daha fazla seyirci bulursun. | Open Subtitles | إن كنتِ تريدين الظهور في الجرائد إقفزي أمام قطار فالمشاهدين هناك أكثر |
| Eğer ondan bir şey yapmasını istiyorsan beklentilerini düşük tutma. | Open Subtitles | لا تقللي من التوقعات إن كنتِ تريدين أن تعني شيئاً |
| Ama çok istiyorsan arabayı kenara çekeyim, uzun uzun konuşursunuz. | Open Subtitles | لكن إن كنتِ تريدين هذا يمكنني التوقف حتى تتحادثا براحتيكما |
| Eğer istersen seni eve bırakabilirim. Benim gerçekten güzel bir arabam var. | Open Subtitles | اذا كنتِ تريدين يمكنني أن أوصلك للمنزل ًأنا أملك سيارة لطيفة حقا. |
| İsterseniz Amerikan sek martinilerinden de var. | Open Subtitles | لدينا الكثير من مشروبات المارتيني الأمريكية إن كنتِ تريدين واحداً |
| Eğer eşinizi sağ salim bu gece evinize getirmemizi istiyorsanız . | Open Subtitles | إن كنتِ تريدين منا أن نجلب زوجك للمنزل، بخير وسلامة الليلة |
| Eğer sorunlu bir aileyi şikayet etmek istiyorsan kendi ailenden başla. | Open Subtitles | إن كنتِ تريدين شكوى ضد عائلة ملخبطة ينبغي أن تعمليها ضدنا |
| Paraya ve oyunculuk kursuna ulaşmak istiyorsan işini düzgün yapmalısın. | Open Subtitles | فاذا كنتِ تريدين مالكِ ودروس التمثيل يجدر بكِ اصلاح الامور |
| Daha güçlü bir hatırlatma istiyorsan söylemen yeter, tamam mı? | Open Subtitles | وإن كنتِ تريدين شيئاً أقوى من هذا لتذكيركِ، فأخبريني، اتفقنا؟ |
| Daha güçlü bir hatırlatma istiyorsan söylemen yeter, tamam mı? | Open Subtitles | وإن كنتِ تريدين شيئاً أقوى من هذا لتذكيركِ، فأخبريني، اتفقنا؟ |
| Eğer barmenlik işine geri dönmek istiyorsan suçlama yapmaya devam et bakalım. | Open Subtitles | إن كنتِ تريدين أن تعودي لكونكِ نادلة استمري في إلقاء هذه التهم |
| Eğer gerçekten öğrenmek istiyorsan karar vermek için tam olarak 10 dakikan var. | Open Subtitles | لديكِ 10 دقائق بالضبط حتى تقرري إذا كنتِ تريدين معرفة ذلك أم لا |
| Peki, eğer istersen, biz senin için hemen tamir edebiliriz. | Open Subtitles | حسناً, إذا كنتِ تريدين يمكننا.. يمكننا أصلاحها لكِ على الفور |
| Şimdi, yatak odanı iki haftada bir, değiş tokuş etmek istersen... | Open Subtitles | الأن ، إذا كنتِ تريدين أن نتبادل كل أسبوع و إلا.. |
| Sana birşey demek istiyorum, şey düşündümde, eğer sende istersen hayatımızı paylaşabiliriz. | Open Subtitles | أريد أن أخبرك كنت أفكر لو كنتِ تريدين مشاركة حياتي |
| İsterseniz, bir süre onunla oyalanabilirim. | Open Subtitles | اذا كنتِ تريدين استطيع ان ابقى بعض الوقت هنا |
| İyileşmek istiyorsanız sakin olmalısınız. | Open Subtitles | من الأفضل أن تهدئي إذا كنتِ تريدين التحسن |
| Her zaman istediğin o yükselişi sürdürmek için güzel bir fırsata benziyor. | Open Subtitles | سيكون ذلك رائع على السيرة الذاتية إن كنتِ تريدين الارتقاء, وهذا ماتريدينه |
| Biyolojik ailenle tanışmak istiyordun değil mi? | Open Subtitles | . . أتتذكرين أنكِ كنتِ تريدين أن تقابلي والداكِ بالولادة؟ |
| Tabii bir yerlere gidip, estetik ameliyatı olup parmak uçlarını kesmek istemiyorsan. | Open Subtitles | مالما كنتِ تريدين الانتقال و القيام بعملية تجميلية للوجهك وتمزيق بصمات اصابعك |
| Seni izlememi istedin değil mi? | Open Subtitles | و أنتِ كنتِ تريدين مني أن أتبعك أليس كذلك |
| Gerçekten onu isteseydin, "Geri alabilirsin." diyebilirdim. | Open Subtitles | حسنا ان كنتِ تريدين عودته لكِ يمكنني ان اقول تقدرين ان تأخذيه |
| Böyle devam etmek istiyor musun, ya da nasıl hissediyorsun bilemiyorum. | Open Subtitles | لا أعرف أن كنتِ تريدين الأستمرار فى هذا أو كيف شعورك |