| - Lord Cotys zengin bir adam. - Şimdiden sevdim onu. | Open Subtitles | ـ الملك (كوتيس) رجل ثري ـ إنه أحبه بالفعل |
| Kalkan duvar! Dörtlü düzende! Lord Cotys'i koru! | Open Subtitles | شكّلوا جدار الحماية، احموا الملك (كوتيس) |
| Bu savaştan Cotys sorumlu değil mi? | Open Subtitles | (كوتيس) المسؤول عن هذِه الحرب، أليس كَذلك؟ |
| Ama ben kimse değilim benim adım Irginia, Kral Kotys'ın kızıyım. | Open Subtitles | أنا لست أي أحد، أنا (إيرجينيا) إبنة الملك (كوتيس) |
| Tanrılar bazen sinir bozucu olabiliyor Lord Kotys. | Open Subtitles | -الآلهه تكون غاضبة أحياناً الملك (كوتيس ) |
| Sonra Paul Coates var, yerel papaz, görgü tanığı yok. Danny'e bilgisayar öğretmiş. | Open Subtitles | وهنالك (بول كوتيس)، القسيس المحلي لا حجة غياب، قام بتعليم (داني)، مايتعلق بالحواسيب |
| Kotsy sevilen biri olsa, pis işleri için paralı asker.. - tutar mıydı? | Open Subtitles | إذا كان (كوتيس) صالحاً، فلماذا أستخدم المرتزقة ليقوموا بأعماله القذرة |
| "Sessiz katil, bitler." | Open Subtitles | كوتيس القاتل الصامت برنامج حوار أمريكي |
| Herhangi bir şekilde Cotys'e direnseydim Arius idam edilecekti. | Open Subtitles | إذا لم أُطِع (كوتيس) أو قاومته، (آيروس) سوف يعدم |
| Ben kimse değilim. Benim adım Ergenia, Lord Cotys'un kızı. | Open Subtitles | لست أي أحد، أدعى (إرجينيا) ابنة الملك (كوتيس) |
| Tanrılar bazen sinir bozucu olabilir, lord Cotys. | Open Subtitles | الآلهة تكون محبطة في بعض الأحيان يا لورد (كوتيس) |
| Peki kim daha çok ikna etti, Cotys mi yoksa kızı mı? | Open Subtitles | -فهمت، من أكثر إقناعاً (كوتيس) أم ابنته؟ |
| Senin yerin Lord Cotys'ın yanı, güvende olacaksın. | Open Subtitles | مكانك بجوار اللورد (كوتيس) حيث تكون في أمان |
| Gel buraya, senin yerin Lord Kotys'un yanı, daha güvenli. | Open Subtitles | (أيوليوس) مكانك بجانب الملك (كوتيس) حيث الأمان |
| Kalkan duvarı oluşturun. Lord Kotys'i koruyun. | Open Subtitles | شكّلوا جدار الحماية، احموا الملك (كوتيس) |
| Kotys'a karşı gelsem ve ya dirensem.. Arius öldürülecekti. | Open Subtitles | إذا خالفت (كوتيس) بأي طريقة فسيعدم (أريوس) |
| Arka duvarı kapatın! Kotys'i koruyun! | Open Subtitles | أعيدوا تشكيل الجدار أحموا الملك (كوتيس) |
| - Lord Kotys zengin bir adam. | Open Subtitles | -الملك (كوتيس) غني جداً |
| Papaz Coates, bunu bize verir diye onu çeşitli hilekârlıklarla tehdit ettiğini söyledi. | Open Subtitles | بول كوتيس)، أخبرني أنّه قد قمت بتهديده) أنّك ستقوم باتهامه أنّه قام بالتحرش بك إذا قام بتسليم هذا إلينا |
| Bu savaşın sorumlusu Kotsy, değil mi? | Open Subtitles | (كوتيس) من تسبّب في هذه الحرب أليس كذلك؟ |
| Çocuklar, Garrison Cootes Amerika'nın en büyük çevreci hukuk şirketlerinden biri olan Honeywell Cootes'un büyük ortağıydı. | Open Subtitles | يا أولاد، جاريسون كوتس كان من الشركاء الكبار في شركة هـونيويل و كوتيس أحدى أكبر شركات المحاماة البيئية |
| Zafer sizin Lord Cortona. | Open Subtitles | لقد أنتصرنا أيها الملك (كوتيس) |