| Omuz çıkığı için gelmiş ama doktorlar vücudunda ketamin izine rastlamışlar. | Open Subtitles | لقد أتت بكتف مخلوع ولكن الأطباء عثروا على كيتامين في نظامها |
| Vücudunda ketamin olduğunu biliyoruz, belki telefonları uyuşturucu pazarlamasi için kullanıyordu. | Open Subtitles | ,نحن نعلم ان لديه كيتامين في نظامه لذلك , ربما هو كان يستخدم الهواتف المسبقة الدفع .للمتاجره في المخدرات |
| 100 mg ketamin ve 100 mg kas gevşetici hazırlayın lütfen. | Open Subtitles | أطلبي 10 ميلغرام من "كيتامين" و10 ميلغرام من "ساكس" رجاءً. |
| EMT'nin raporuna göre aşırı doz, ketamin olabilir. | Open Subtitles | الطب الشرعي يصرح أنها جرعة " زائدة ربما " كيتامين |
| Daha hızlı bir şey istiyorsak, Ketamine yönetim tarafından zaten onaylandı. | TED | فإذا ما أردنا شيئاً عاجلاً، كيتامين موافق عليه من قبل الإدارة. |
| Dartda ketamin kullandım. Gece kulüplerinde sıklıkla kullanılır. | Open Subtitles | استخدمتُ مهدئ من نوع "كيتامين" إنَّهُ مُخدر نوادي شائع. |
| Ekinezya, tutku çiçeği, birazcık kediotu... ve ketamin. | Open Subtitles | إنه يتكون من زهرة "إشنسا"، زهرة "هيام" والقليل من نبات "ناردين" و"كيتامين". |
| - Ama ketamin yok. | Open Subtitles | ولكن ليس هناك كيتامين من الواضح ذلك |
| ketamin gibi değil ama iş görür. | Open Subtitles | إنه ليس كيتامين خام ولكنه سيوفي بالغرض |
| 100 mg ketamin ve 100 mg kas gevşetici hazırlayın lütfen. | Open Subtitles | أطلبي 10 ميلغرام من "كيتامين" و10 ميلغرام من "ساكس" رجاءً. |
| Polis değil ama hiç ketamin içtiğini de görmedim. | Open Subtitles | ليست شرطية ولكن لم أراها تشرب "كيتامين" أبداً |
| ketamin aslında atları sakinleştirmede kullanılır. | Open Subtitles | كيتامين هو اساسا مخدر للخيول |
| Bu ketamin! | Open Subtitles | اللعنه إنه كيتامين |
| Sakin olmaya çalış ve bir... ketamini 12 miligram yap ketamin veriyorum | Open Subtitles | حاولي أن تسترخي ... واحد ضع لها "كيتامين" 12 ملغ |
| Bir de vücudunda ketamin bulduk. | Open Subtitles | وجدنا أيضا كيتامين في جسده *مخدر قوي* |
| Ayrıca vücudunda ketamin mi buldunuz? | Open Subtitles | أوجدتم كيتامين في جسدها ايضا؟ |
| GHB, ketamin ve flunitrazepam'ın bir bileşimi. | Open Subtitles | (إنها تركيبة من (جي.إتش.بي (كيتامين) و (فلونيترازيبام) |
| ketamin komayı başlatacak ve tüm sistemin durmasını engelleyecek. | Open Subtitles | ,الـ(كيتامين) يحث على الغيبوبة و يمنع الجهاز بأكملة من التوقف |
| ketamin . | Open Subtitles | "كيتامين" تقصد الذي في الحقنة* |
| Bir dahaki hafta ketamin partisi yapacağız. İlgilenir misin? | Open Subtitles | لدينا حفلة (كيتامين) في الأسبوع القادم، هل سبق وأن سمعت عنها؟ |
| Ketamine adı verilen ve çabuk etki gösteren bir antestezik madde olduğunu gösteriyor. | Open Subtitles | إلى أنه كان منوِّم سريع المفعول يسمى "كيتامين" بجسمه. |