| her istediğinde para harcamana izin verdim, şimdi de sen bana istediğimi vermelisin. | Open Subtitles | ،تَركتُكِ تَصْرفينَ اموالاً على كُلِ ما أردّتَه .لذلك الآن تَحتاجين لإعْطائي ما أُريد |
| Bu gece burada uyuyacak olan herkesi, sevdiği her şeyden kopartılmış olanları, kendisinden kopartılmış olanları. | Open Subtitles | كُلُ رجلٍ سينامُ هُنا الليلَة تمَ عَزلهُ عن كُلِ شيءٍِ يُحبُه تمَ عزلهُ عن ذاتِه |
| Bu herifler futbol maçından, S.O.S oynamaya kadar her boka bahse giriyorlar. | Open Subtitles | هؤلاء الأشخاص يُراهنونَ على كُلِ شيء بداً من كُرة القَدَم و حتى أتفَه الأمور |
| Em City'deki her şey için. Senden tek beklediğim biraz destek. | Open Subtitles | عَن كُلِ صَغيرةٍ في مدينَة الزُمُرُد و كُل ما أنتَظرهُ مِنك هوَ بعضُ الدَعم |
| her yer çöp, yataklar yapılmıyor, tuvaletler bok dolu. | Open Subtitles | القُمامَة في كُلِ مَكان، الأَسِرَة غَير مُرَتَبَة، و الرَوث في الحَمام |
| Oz'a ilk geldiğim zaman... çıkan her olaya, kötü durum senaryosu olarak yaklaşacaktım. | Open Subtitles | بأن أتعاملَ معَ كُلِ حالَة على أنها الأسوَء |
| 14 gün sonra sırf hava alabilmek için bile, bir insan her şeyi affetmeye hazırdır. | Open Subtitles | على كُلِ شيء، لتَخرُجَ لتَنشُق الهواء الطَلق |
| - Başka birçok hapishanede, tecritte olanlara her gün bir saat teneffüs hakkı tanınıyor. | Open Subtitles | الكَثير مِنَ السُجون الأُخرى تُعطي المساجين في الانفرادي ساعَة واحِدَة مِن الاستجمام في كُلِ يومٍ أو ما شابَه |
| her lanet günü korku içinde yaşamak istemiyorum. | Open Subtitles | أُريدُ التَوَقُّف عَن العيش كُلِ يوم في خَوف |
| Yaptığım her şeyi silmek istiyorum, sevdiklerimi inciten tüm söylediklerimi. | Open Subtitles | أتمَنى لَو أمكَنَني مَحو كُلِ ما اقتَرَفتُه كُلُ ما قُلتُهُ و الذي آذى الأشخاصَ الذينَ أحِب |
| Ama ben her gün keşke yapmasaydım diye düşünüyorum. | Open Subtitles | إلا أنهُ في كُلِ يَوم أتَمَنى لَو استَطَعتُ أن أُرجِعَ ما فَعَلتُه |
| Ama olan her şeyden dolayı kendi payının sorumluluğunu kabullenmelisin. | Open Subtitles | لكن عليكَ أن تتحمَّل نصيبكَ من المسؤوليَة عَن كُلِ شيءٍ قد حصَل |
| Geberince, baharatçılar ve makarnacılar her şeyi aldılar. | Open Subtitles | عِندما مات الإسبانيين و الإيطاليين، استَولوا على كُلِ شيء |
| her gün, temel insani haklarımız çiğneniyor. | Open Subtitles | نُعاني في كُلِ يَوم إساآت أساسيَة في الحُقوق المَدَنيَة |
| her günden sıkılıyorum, tıraş olmaktan, dişlerimi fırçalamaktan, sıçmaktan, kıçımı silmekten. | Open Subtitles | في كُلِ يوم مللتُ منَ حلاقَة ذقني، و من تنظيف أسناني منَ التغوّط، و مَسح مُؤخرتي |
| Doktor Michaelson'u her yerde aradım. Ama sanırım bir yerlerde bir travma tedavisinde. | Open Subtitles | بَحَثتُ في كُلِ مَكان عَن الطَبيب مايكلسون، لكني أعتَقِدُ أنهُ في مَكانٍ ما في قِسم الطَوارِئ |
| her geçen dakika seni beklenmedik bir ziyaretçiyle karşı karşıya bırakabilir. | Open Subtitles | لأن كُلِ دقيقةً تزيدُ من فرصةِ مجيئ أحدهم للمنزل بصورة غير متوقعة |
| Çünkü bu piç her seferinde 3 dolarlık benzin alıyordu. | Open Subtitles | ذلكَ لأنّ هذا الأحمق يشتري الوقود بثلاثِ دولارات في كُلِ مرّة. |
| Resimlerini her yere asmışlar açıkça sana meydan okuyorlar. | Open Subtitles | قد ألصقوا صورتكَ في كُلِ مكان, وأصدروا كتاباً شخصياً يتحدوكَ فيه |
| Çok özür dilerim, her yerde su vardı. | Open Subtitles | أنا أسفة جداً، المياهُ كانت في كُلِ مكان |
| tüm günahlarını affediyor, tüm hastalıklarını iyileştiriyor, hayatını günahlarından arındırıyor. | Open Subtitles | إنهُ يَعفو عن كُلِ جَورِك و يَشفي كُلَ مَرَضِك إنهُ يُخلّصُ حياتكَ من الدَمار |