| Hey. Dikkatli olun. Yarım saate kadar dönmezseniz, sizi aramaya gelirim. | Open Subtitles | إحترسوا ياشباب إن لم تعودوا خلال نصف ساعة سأخرج لأبحث عنكم |
| Alıcıyı bulurum, sonra işimi elimden alanı bulmaya çalışırım. | Open Subtitles | لقد وجدت المشتري وسأذهب لأبحث مرة أخرى لأنهي هذا الأمر |
| İşe yaramayan bir revizyon bulacağım beklentisiyle sözlüğün 2009 online basımına baktım. | TED | وذهبت على الفور لأبحث عن عن المفردات المحدثة لسنة ٢٠٠٩ على الانترنت على أمل أن أجد تغييرا جدير بالملاحظة |
| Hangi havaalanından uçacağını bulmak biraz zamanımı aldı, ama buldum. | Open Subtitles | استغرقت فترة لأبحث عن المطار الذي سترحل منه ولكنني وجدته |
| Şu andan itibaren her anımı o klibi aramak için harcayacağım. | Open Subtitles | من الآن وصاعداً سأقضي كل دقيقة من وقتي لأبحث عن الشريط |
| Ofisten bilgisayarcı birini bulayım. Belki Marty. | Open Subtitles | سأذهب إلى المكتب لأبحث فى المشتبه بهم , فلربما مارتي |
| Buraya faturalara bakmaya gelmiştim. | Open Subtitles | لقد أتيتُ إلي هنا لأبحث عن بطاقات الأجانب |
| Meksikalı odasında yoktu, ben de tam onu aramaya çıkacaktım. | Open Subtitles | المكسيكية لم تكن في غرفتها لذا كنتُ سأذهب لأبحث عنها |
| Şu aptal Amelung, ben Paul'u aramaya gittiğime bağırmak zorundaydı. | Open Subtitles | ذلك الأحمق أميلونج صرخ بأنني ذهبت لأبحث عن بول |
| Bir gece yiyecek aramaya çıktım. O şeyin düştüğü geceydi. | Open Subtitles | خرجت ذات ليلةٍ لأبحث عن طعام ذاتالليلةالتيسقط فيهاذلكالشئ. |
| Alıcıyı bulurum, sonra işimi elimden alanı bulmaya çalışırım. | Open Subtitles | لقد وجدت المشتري وسأذهب لأبحث مرة أخرى لأنهي هذا الأمر |
| Bu düşünceyle, Charlotte'u bulmaya gittim. | Open Subtitles | و مع هذه الفكرة, والأفكار الوسخة التي طرأت ببالي 000 ذهبت لأبحث عن شارلي |
| Bir kanıta ihtiyacım olduğunu söyledin ben de bulmaya gittim. | Open Subtitles | لقد قلت أنك بحاجة لدليل. لذا ذهبت لأبحث. |
| Eğer bir mucize gerekiyorsa, gidip bulacağım. | Open Subtitles | الآن، إذا كان الأمر يحتاج لمعجزة، فسأذهب لأبحث عن واحدة |
| Ne korkunç bir durum! Ben sana oksijen bulacağım. | Open Subtitles | انه كابوس سأذهب لأبحث عن بعض الأوكسجين مباشرة |
| Malları satacak bir yer bulacağım... ve her şey yoluna girecek. | Open Subtitles | سأذهب لأبحث عن كيفية التخلص من المال . وكل شىء سيصبح جيد |
| Ben de pantolonumda unuttuğum 1 kuruşu bulmak için çamaşır makinesini açtım. | Open Subtitles | لذا قررت تفكيك آلة الغسيل لأبحث عن الفلس الذي نسيته ببنطالي المتسخ |
| Çantamı restoranda bıraktığımı sandım. aramak için geri döndüm, ama orada yoktu. | Open Subtitles | ، ظننت أول الأمر أني تركتها بالمطعم لكن عندما عدت لأبحث عنها ، لم أجدها |
| En iyisi ben gidip Mervyn'i bulayım. | Open Subtitles | على أي حال ، يجدر بي أن أذهب لأبحث عن ميرفين |
| Size bakmaya gelmiştim ama monitorünüze bakmadan edemedim. | Open Subtitles | لقد جئت هنا لأبحث عليك ثم نظرت الى شاشتك |
| Ben Eric'e bakayım ama moral desteği lazım olursa mesaj çekersin. | Open Subtitles | امم, سأذهب لأبحث عن ايريك ولكن راسلني اذا احتجت الى دعم |
| Endişeleniyorum. çarşıya gidip ve çocuklara bakacağım. | Open Subtitles | بدأت أشعر بالقلق ، سأذهب الى السوق لأبحث عن الاولاد |
| Bir şişe arıyordum. Ama onun yerine bir kitap buldum. | Open Subtitles | "لأبحث عن زجاجة ولكن بدلاً منها وجدت كتاباً" |
| Bildiğim tüm hikayeleri anlattım ve gidip başka hikayeler bulmalıyım. | Open Subtitles | قلت جميع القصص التي لدي و سأذهب لأبحث عن المزيد |
| - Bekle bir saniye. Bu adamı bulmam için İtalya'ya gitmemi mi istiyorsun? | Open Subtitles | أتطلب مني أن أذهب إلى إيطاليا لأبحث عن هذا الرجل؟ |
| Ama yıldızlara bakmak için kapıyı her açışımda, tek gördüğüm ufacık bir tuvalet oldu. | Open Subtitles | ولكن في كل مرة أفتح الأبواب لأبحث عن الدرج كل ما أجده هو حمامات صغيرة |