ويكيبيديا

    "لأتكلم" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • konuşmaya
        
    • konuşmam
        
    • konuşma
        
    • Konuşacak
        
    • Konuşmak
        
    • konuşacağım
        
    • konuşmalıyım
        
    konuşmaya gittim, ama El Feneri'ne olanlar onu çok kızdırmıştı. Open Subtitles ذهبت لأتكلم معها لكن ماحدث لجريدة التورتش جعلها متوترة جداً
    Şu Bennett götüyle konuşmaya. Open Subtitles سأذهب لأتكلم مع ابن العاهرة بينيت لأنه يعلم
    Aslında buraya sizin, radyoya yaptığınız ziyaret için konuşmaya geldim. Open Subtitles وأنا هنا لأتكلم معك عن زيارتك لمحطة الراديو
    Bana bir dakika izin verirsen dün gece burada kalmayan bu kadınla konuşmam gerekiyor. Open Subtitles مرحباً، أنا آسف، أيمكنك أن تمهليني دقيقة لأتكلم مع هذه المرأة التي، بالمناسبة، لم تمضي الليلة هنا
    Bu çocuklara konuşma yapmak için 1 saatliğine oraya götürülmüştüm. TED لقد كنت قد أتيت لأتكلم لهؤلاء الأطفال لمدة ساعة..
    Konuşacak doğru insanı bulmalıyım. Open Subtitles أحتاج فقط أن أجد الشخص المناسب لأتكلم معه
    Geçtiğimiz yıl, laporoskopik cerrahinin temelleri hakkında Konuşmak için Latin Amerika'da ve Çin'de bulundum. TED في السنة الماضية ذهبت إلى أمريكا اللاتينية وذهبت إلى الصين، لأتكلم عن أساسيات جراحة تنظير جوف البطن.
    Sadece şunu alıyorum. Herkes gidebilir. Gidip sokaktan birkaç çocukla konuşacağım. Open Subtitles أنا سأَذهب لأتكلم مع بعض الأطفال في الشارعِ أَرى شيئا ما هنا ذلك لطيف جداً
    - Güzel, güzel, çünkü tarihi açıdan bakarsak Afro-Amerikan kadınlarla konuşmaya gelince çok kötüyüm. Open Subtitles جيد جيد لأن كما تعلم من الزاوية التاريخية لأنني مثل النعناع البري لأتكلم كلام قاسي مع النساء الأفريقيات الأمريكيات
    Birazdan ayıların ilk görüldüğü yerdeki restoranda çalışan bir kadınla konuşmaya gideceğim. Open Subtitles ربما انا في طريقي الان لأتكلم مع المرأة التي تعمل في المطعم عندما ظهرو اول مرة
    Bana bir fikrinden bahsetmişti. Onunla bu konuda konuşmaya gitmiştim zaten. Open Subtitles عرض عليّ قصة، وذهبت إلى هناك لأتكلم معه
    Bu gün sadece buraya bir tek şeyi konuşmaya geldim. Open Subtitles لقد اتيت اليوم لأتكلم فى شىء واحد فقط
    - Buraya sadece onunla konuşmaya geldim. Open Subtitles -لقد أتيت إلى هنا فقط لأتكلم معه حسناً ؟
    Yeni bir hesap hakkında seninle konuşmaya gelmiştim. Open Subtitles جئت لأتكلم معك حول الحساب الجديد وأنت لم تكن هنا ، لذا...
    Peki. Buraya... Buraya seninle konuşmaya geldim. Open Subtitles حسنا انا هنا ، انا هنا لأتكلم معك
    Bak... buraya çocuk için konuşmaya geldim. Open Subtitles انظر.. انا هنا لأتكلم عن الطفل
    Dostum, böyle konuşmam için bana tonlarca para veriyorlar. Open Subtitles يا رجل، هم يعطونني كتل من النقود لأتكلم هكذا.
    Bak, um, bunun kulağa farklı geldiğini biliyorum ama bence buraya beni senle konuşmam için gönderdi. Open Subtitles أعرف أن هذا سيبدو غريباً للغاية ولكن أعتقد أنه لربما أرسلني إلى هنا لأتكلم معك.
    Bunu gerçekten anlayamam, ama o kızın yazıldığı tüm kulüplere yazılıp onunla konuşma cesaretimi toplamaya çalışırdım. Open Subtitles ,حسنا, أنا لاأستطيع أن أعلق على ذلك لكن ماسأفعله هو أني سأنضم إلى كل نادي هي فيه وسأستجمع قواي لأتكلم معها
    Konuşacak kimse yok, ...ya da duygularını paylaşabilecek biri. Open Subtitles لايوجد أحد لأتكلم معه أو مشاركة مشاعرك مع الأخرين
    Bugün, rahatsız edici bir soruyla ve onun aynı şekilde rahatsız edici cevabıyla ilgili Konuşmak üzere buradayım. TED أنا هنا لأتكلم عن سؤال مزعج وله اجابة تتساوى له بالازعاج.
    Herkes gidebilir. Gidip sokaktan birkaç çocukla konuşacağım. Bir şeyler görüyorum. Open Subtitles أنا سأَذهب لأتكلم مع بعض الأطفال في الشارعِ أَرى شيئا ما هنا ذلك لطيف جداً
    Çünkü seninle Konuşmak için bir şans istiyorum... 82.Havayolundan aramama gerek kalmadan, gerçekten seninle konuşmalıyım... Open Subtitles لأنني أريد فرصة لأتكلم معك أتكلم معك حقا بدون أن تتصلي على الفرقة 82 المنقولة جوا

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد