| Son fedakarlığımı da yapıp, Kızım için çirkin olacağım. | Open Subtitles | سأقدّم التضحية النهائية، وسأكون قبيحة لأجل إبنتي. |
| Kızım için her şeyi yapıyor olduğunu duydum. | Open Subtitles | يقال بأنّك تفعل كلّ شيء لأجل إبنتي. |
| Kızım için her şeyi yapardım. | Open Subtitles | أنا أفعل أي شيء لأجل إبنتي |
| Kendim için değil, Kızım için. | Open Subtitles | ليس لأجلي بل لأجل إبنتي |
| Kızım için özel olarak hazırladım. | Open Subtitles | أنا رتبت ذلك، لأجل إبنتي. |
| Kızım için. | Open Subtitles | إنه لأجل إبنتي. |
| Gözlük Kızım için. | Open Subtitles | إنها لأجل إبنتي. |
| Kızım için dondurmayla dolduracağım. | Open Subtitles | سأملؤها بالـبوضة لأجل إبنتي. |
| Etmeyin. Kızım için yapıyorum. | Open Subtitles | لا تفعل, هذا لأجل إبنتي |