Böyle bir yere gidemem, giyecek bir şeyler lazım. | Open Subtitles | لا يمكننى العودة للمنزل هكذا أحتاج إلى شىء لأرتديه |
Asıl anne babasıyla tanışacağım gün için giyecek bir şeye ihtiyacım var. | Open Subtitles | احتاج شيء بسيط لأرتديه عندما نقابل آباء الولادة. |
Bu da bluzumu ütülemedi demek yani açılış için giyecek hiç birşeyim yok demek. | Open Subtitles | مما يعني أنها لم تكي بلوزتي مما يعني أنني ليس لدي أي شيء لأرتديه في العرض الأول |
Tamam. Yeni bir elbise almıştım. giyecek yerim yoktu. | Open Subtitles | حسناً، اشتريت للتو فستان هذه مناسبة لأرتديه |
Bana operaya giderken ne giymem gerektiği konusunda yardım edeceğin aklına gelir miydi? | Open Subtitles | أعتقدت أنكِ ستساعديني لشراء شيء لأرتديه في الأوبرا؟ |
yiyemem. düğünde giymek için bir şey bulmalıyım . | Open Subtitles | لا أستطيع الأكل الآن، عليّ أن أعثر على شيء لأرتديه لحفل الزفاف. |
Sadece bunu giyebilmek için ne kadar fazla çalıştığımdan haberin var mı? | Open Subtitles | هل تعلم كم توجَب علي الدراسة لأرتديه ؟ |
Fabray'lerdeki yemeğe giyecek güzel bir şeye ihtiyacım var. | Open Subtitles | و احتاج أن أجد شيء جيدا لأرتديه في العشاء |
Tiyatro Kulübü'ne girmeye çalışıyorum ama giyecek hiçbir şeyim yok. | Open Subtitles | انااحاولالخروجلناديالدراما وليس لدّي شيئاً لأرتديه |
Sadece, duruşma için giyecek bir şeyler bulmama yardım et ve sonrasında hurra diyelim. | Open Subtitles | فلتساعدني في إيجاد شيء لأرتديه لـ المحاكمه و ما بعد ذلك |
Jamie, bu ayakkabılarla giyecek bir şey bulamıyorum. | Open Subtitles | جيمى , لا أستطيع أن أجد شئ لأرتديه مع هذا الحذاء |
Bu gece çıkamam. giyecek bir şeyim bile yok. | Open Subtitles | اسمعا، لا أستطيع الخروج الليلة، ليس لديّ أي شيء لأرتديه |
Bunun çok önemli olduğunun farkındayım ama tekne randevum için giyecek bir şeyler bulmalıyım. | Open Subtitles | أعرف أن هذا أمر جلل لكن عليّ أن أختار شيء لائق لأرتديه في موعد القارب |
Şimdi güzel ve kız gibi görünmem gerek, bu da tamamen imkânsız çünkü iğrencim ve giyecek hiçbir şeyim yok. | Open Subtitles | والآن من المفترض أن أبدو جميلة وبناتية ... وهذا مستحيل بالكامل لأنني عاينت كل شيء وليس هناك شيء لأرتديه |
Güzel. giyecek bir şeyim de yoktu zaten. | Open Subtitles | . جيد . ليس لدى شئ لأرتديه على أية حال |
giyecek hoş bir şey bulayım. | Open Subtitles | انا فقط سأبحث عن شيء جميل لأرتديه |
Hanımefendiler ve beyefendiler giyecek tek parça kıyafetim yok. | Open Subtitles | آنساتي و سادتي لا أملك شيئا لأرتديه |
On dakika sonra gösterim var ama henüz giyecek bir şey bulamadım. | Open Subtitles | لدي عرض خلال عشر دقائق "ولا أمتلك شيء لأرتديه .. |
- Ve giyecek bir şey lazım çünkü "Günaydın Amerika"ya çıkacağım. | Open Subtitles | -و سأحتاج إلى شيئٍ لأرتديه لأني ساظهر على "صباح الخير يا أميريكا" |
Memur bey. giyecek bir şeyim kalmadı, dükkanlar da kapalı. | Open Subtitles | أيها الظابط ليس لدي شىء لأرتديه |
Hayatımda başka hiçbir zaman giymem. | Open Subtitles | ليس لأرتديه في آي وقت آخر طوال حياتي |