Ve burada bir kase güzel meyve,... ...ve arkadaşlarımın benim için diktirdikleri bir elbiseye bakıyorum. | TED | وأنا أنظر إلى وعاء جميل من الفواكه، وأنا أنظر إلى ثوب قد خطه لأصدقائي. |
Eskiden gerçekten iyi arkadaşlarımın hepsine verirdim bunlardan beraber çalıştığım insanlara. | Open Subtitles | اعتدت أن أعطيها لأصدقائي الناس الذي عملت معهم. |
Ben yaşadım, arkadaşlarım yaşadı ve unutulacak cinsten bir şey de değil. | Open Subtitles | حدث لي و حدث لأصدقائي و هذا شيء لا يمكن نسيانه أبدا |
Gerçek dostlarıma şampanya, sahte dostlarıma gerçek acı. | Open Subtitles | الشمبانيا لأصدقائي الحقيقيين والم حقيقي لأصدقائي الزائفين |
Ben de kazanmak yok, ama sunmak istiyoruz arkadaşlarımla iyi viski. | Open Subtitles | أنا لا أكسب بشكل جيد ولكن يمكنني أن أقدم لأصدقائي شيئاً جيداً |
Kıyamet sırasında bütün arkadaşlarımı hangi sırayla yiyeceğimi çözdüğümü biliyor muydun? | Open Subtitles | أتعلمين أنّي فكرت في ترتيب أكلي لأصدقائي في حالة نهاية العالَم؟ |
arkadaşlarımın görmesinden utandığım için onu tuvalet zeminine serdim. | Open Subtitles | انها سجادة أخجل من أن أريها لأصدقائي لذا قمت بوضعها على أرضية المرحاض |
Hayattaki deneyimlerim benim veya arkadaşlarımın başından geçen olaylar. | Open Subtitles | بعض التجارب من واقع الحياة سواء حدثت لي او لأصدقائي |
Erkek arkadaşlarımın fotoğrafını taşımak âdetim değildir. | Open Subtitles | ليس من عادتي أن احتفظ بصور لأصدقائي الذكور |
İlk proje arkadaşlarım için hazırladığım bir tatil kartı. | TED | بطاقة العطلة هذه هي أول مشروع صنعته لأصدقائي. |
Barmen, süper kahraman arkadaşlarım için bir bardak bira daha lütfen. | Open Subtitles | أيها الساقي، جولة أخرى لأصدقائي الخارقين الرائعين |
Apophis'in hizmetinden çıktıktan sonra Chulak'a döndüğümde, ben de bir hain olarak değerlendirildim, geride bıraktığım arkadaşlarım ve ailem için bir shol'va. | Open Subtitles | عندما عُدت لتشولاك بعد أن تركت خدمة أبوفيس أعتبروني أيضاً خائن، لأصدقائي و عائلتي التي تركتها ورائي |
Bir kız bana gülümsediği zaman dostlarıma bana numarasını verdiğini söylerim. | Open Subtitles | عندما تبتسم لي فتاة أقول لأصدقائي أنها أعطتني رقم هاتفها |
Kurtulmamı sağlayan dostlarıma ve aileme kadeh kaldırmak istiyorum. | Open Subtitles | أود أن أشرب نخب لأصدقائي وعائلتي الذين ساعدوا في إنقاذي .. |
Bir dostlarıma olan sadakatimi düşünüyorum, bir de onların ihanetlerini. | Open Subtitles | عندما أفكر في لإخلاصي لأصدقائي وجميع هذه الخيانات؟ |
Yanıma taşınamazsın. arkadaşlarımla arkadaşlık edemez veya ailemle tanışamazsın. | Open Subtitles | و لا يمكنك أن تنتقل للعيش عندي أو تصبح صديق لأصدقائي |
Ama benimle birlikteydin. Ve arkadaşlarımla konuşunca beş kuruş değerin kalmadı. | Open Subtitles | لكنّك كنتِ محقّة هناك معي و بعدها تحدّثتِ لأصدقائي |
arkadaşlarımı seyretmenin güzel bir yanı olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | عندما أنظر لأصدقائي, أعلم أن هنالك طِيبَة |
Burada ortaya çıktın, benim paramı çaldın,... evimi yeniden düzenledin ve sonra arkadaşlarımı aşağıladın,... sanki onlardan daha iyimişsin gibi davrandın! | Open Subtitles | لقد ظهرت فجأة وسرقت مالي. غيرت ترتيب بيتي. أهنت لأصدقائي. |
Ayrıca Star Laboratuar'larındaki Arkadaşıma raporun bir kopyasını analiz etmem için göndermemi söyledi. | Open Subtitles | قالت لي أيضا أن آخذ نسخة لأصدقائي في مختبرات ستار لتحليل. |
- İyi dostlarım için çok fazla. - Ellen, ışıkları halletmek ister misin,lütfen? | Open Subtitles | كثيرا لأصدقائي الجيدين إلين، تريدين الأضوية، رجاء؟ |
Çok okuyorum, Lily'nin çok iyi bildiği gibi, çok sevdiğim kitaplarımı arkadaşlarıma yolluyorum. | TED | أنا أقرأ كثيرا وهكذا، كما تعلم ليلي جيدا، كتبي التي أحبها، أرسلها لأصدقائي. |
Size saygısızlık etmek istemem ve tabii başlarından onca şey geçen bu küçük arkadaşlarımıza da fakat bu hikayenin doğru olması ihtimal dahilinde bile değil. | Open Subtitles | بدون أن أقصد أي إهانة وخاصة لأصدقائي الصغار الذين واجهوا الأمر مباشرة رواية كهذه تبدو صعبة التصديق إلى حد كبير |