çünkü sadece en derin vadideysen... onun nasıl muhteşem olduğunu hiç bilebilir misin... en yüksek dağda olmak için. | Open Subtitles | لأننا إذا كنا في أعمق أعماق الوادي فقط نستطيع أن ندرك كم من المبهج أن نصبح على قمة الجبل |
Bunu yapabildiğimizi bir düşünsenize, çünkü eğer bunu yapabilirsek, büyüyebiliriz. | TED | تخيل إذا كنا نستطيع عمل ذلك, لأننا إذا كنا نستطيع ذلك سيمكننا الصعود |
çünkü eğer sokaklara normal arabaları salıvermeye devam edersek, şehirlerimiz katlanılamaz hâle gelecek. | TED | لأننا إذا ما استمرينا في إضافة أساطيل من السيارات التقليدية فإن مدننا ستصبح لا تُطاق |
Bu ayrıca bizim huzursuzluğumuzun başlangıcıydı, çünkü Paleolitik'ten itibaren tüm deneyimlerimizi damıtacak olursak, iki kelimeye indirgenirdi: nasıl ve niçin. | TED | ولقد كانت بداية لسخطنا لأننا إذا أردنا تصفية جميع خبراتنا منذ العصر الحجري حتى الآن، لأمكننا اختصارها بكلمتين: كيف ولماذا. |
yöneltir mi? Üçüncüsü önemli çünkü eğer insanların buna alışacağını düşünürsek ücretsiz yatak ağları verme konusunda pazara zarar verebilir. | TED | السؤال الثالث مهم لأننا إذا أعتقدنا أن الناس سيعتادون على التوزيع المجاني، فهذا قد يدمر أسواق بيع الناموسيات. |
çünkü eğer onları öldürmek için uğraşırsak biz öleceğiz devam etmeliyiz şimdi sonraki kata gitmeliyiz bu gülünç çünkü biz patlamayacağız neden değil | Open Subtitles | لأننا إذا لاعبنا أولئك التفتيش نحن سنموت نحتاج لدفعهم يجب أن نذهب إلى الطابق التالي |
Ama rahatlamayın , çünkü bugune kadar 18 saat çalıştık Şimdi, gün başına 25 saat çalışacağız. | Open Subtitles | ولكن لا ترتاح، لأننا إذا اشتغلنا 18 ساعة إلى اليوم سنعمل 25 ساعة يومياً.. |
çünkü eğer öyleyse aklımda bir şey olabilir. | Open Subtitles | لأننا إذا كنّا نقصد هذه الدرجة، فربما لديّ شيء. |
çünkü bu gece seks yaparsak bacaklarım maçta çok daha hafif olacak. | Open Subtitles | لأننا إذا فعلناه الليلة سأكون أخف بكثير في المباراة |
çünkü bunu konuşmaya başlarsak, tüm gün burada oturup grafik ve şemalar yapar, bunu konuşur oluruz. | Open Subtitles | لأننا إذا بدأنا في التحدث عنها، سيستغرقنا الحديث طيلة اليوم، نتحدث عنه، ونرسم رسوماً توضيحية بإستخدام الماصات. |
çünkü, eğer bu aileyi tekrar bir araya getiremezsek Leo geçmişinden dolayı kendi kendini yiyecek. | Open Subtitles | لأننا إذا لم نجمع تلك العائلة معا مرة أخرى ليو سيعذب نفسه كثيرا ويغرق في العودة للماضي |
Buradaki varlığımızın bir yük olduğunu görebiliyorum ancak birbirimizle dalaşmamıza gerek yok çünkü dalaşırsak sen kaybedersin. | Open Subtitles | أفهم أن وجودنا هنا يمثل عبئاً و لكن ليس هناك حاجة للشجار لأننا إذا فعلنا , فأنت ستخسر |
çünkü diğer türlü, kaçıp saklanmalarını istiyor olurduk. | Open Subtitles | لأننا إذا لم نفعل فسنطلب منهم الهرب والإختباء. |
Bulmalıyız,çünkü bulmazsak... seni halletmem gerekir. | Open Subtitles | علينا إيجادهم لأننا إذا لم نفعل سأتعامل معك |
çünkü amca Eddie'nin istihbaratını kullanmak istiyorsak birlikte çalışmamız gerek. | Open Subtitles | لأننا إذا أردنا استخدام معلومات العم ايدي . يجب أن نعمل معا. |
çünkü o fırsatı kaçırırsak ayvayı yediğimizin resmidir bu. | Open Subtitles | لأننا إذا فوّتنا هذه الفرصة سنكون في ورطة كبيرة |