| Sizi memnun etmek için her yolu denemeye götürecek kadar. | Open Subtitles | وقد يذهبون أبعد ما يمكن لإرضائك. |
| Bu savaş seni memnun etmek için başlatılmadı. | Open Subtitles | هذة الحرب لم تنشب لإرضائك |
| Ben yeni değilim , ama seni memnun etmek için buradayım ... | Open Subtitles | أنا جديدة، لكنني هنا لإرضائك |
| Hastan olabilir, beni tatmin etmek adına girdiğin hiç bitmeyecek arayışın olabilir. | Open Subtitles | سواء كان مريضاً, أو سعيك اللامتناهي لإرضائك لي جنسياً |
| Lordum, Sizi tatmin etmek için kendimi hazır hissediyorum. | Open Subtitles | ربي، وأنا أشعر استعداد لإرضائك. |
| Beni mutlu etmek için yaptı, ben de sizi mutlu etmek için ve çok üzgünüm. | Open Subtitles | لقد فعل ذلك لارضائي وأنا فعلت هذا لإرضائك وأنا آسفه |
| Amacım mutlu etmek. | Open Subtitles | سعيت فقط لإرضائك |
| Sizi memnun etmek için. | Open Subtitles | لإرضائك |
| Bunu sadece seni mutlu etmek için yapıyorum. | Open Subtitles | أنا أفعل هذا لإرضائك فقط |
| Amacım mutlu etmek. | Open Subtitles | سعيت فقط لإرضائك |