| Şivan Han'a bombayı tamamlamak için bir berilyum küresi lazım. | Open Subtitles | شيوان خان يَحتاجُ لمجال بيريليومِ لإكْمال القنبلةِ. | 
| Ben de su bardağı setimi tamamlamak için Wilma Çakmaktaşı bekliyorum. | Open Subtitles | ما زِلتُ أَبْحثُ عن ويلما لإكْمال مجموعةِ عصيرِي الزجاجيةِ. | 
| Elbette, bunun anlamı randevumuzu tamamlamak için bir dahaki haftaya kadar beklemek zorundayız. | Open Subtitles | بالطبع، ذلك يَعْني بأنّنا يَجِبُ أَنْ نَنتظرَ حتى الإسبوع القادم لإكْمال لقائنا | 
| Bulmacayı tamamlamak için gerekli 3 adresten sadece ikisine sahiptim. | Open Subtitles | إمتلكتُ إثنان فقط مِنْ ثلاثة عناوينُ مطلوبه لإكْمال اللغزِ | 
| Aşk çemberimizi tamamlamak için bize yardım ederseniz masraflarınız ödenecektir." | Open Subtitles | هو سَيُكافئُ إذا نُساعدُ لإكْمال دائرةِ الحبِّ. | 
| Birliği tamamlamak için, bir kaç potansiyel aday. | Open Subtitles | لإكْمال الوحدةِ، هنا بَعْض المُجنَّدين المحتملينِ. | 
| "Ve bu yüzden eğitimimizi tamamlamak için, sana geldik Ejderha savaşçısı. | Open Subtitles | "ولذا قدمناُ إليك، محارب التنينَ، "لإكْمال تدريبنا. |