| Ona zarar verecek hiçbir şey yapmazdım. | Open Subtitles | أنا لَنْ أعْمَلُ أيّ شئُ لإيذائه. |
| Eğer ona zarar verecek bir şey yaptıysan... | Open Subtitles | ... لو كنت قد فعلت شيئاً لإيذائه |
| Ona zarar verecek bir şeyi asla yapmazdım. | Open Subtitles | ما كُنت لأفعل أى شيء لإيذائه |
| Bıçağı elime aldım. Amacım zarar vermek değildi, sadece ona engel olacaktım. | Open Subtitles | إلتقطتُ السكين ، لإيقافه فحسب وليس لإيذائه |
| Ona zarar vermek için bunu yapmaz. Ama onu kullanmak için yapmıştır. | Open Subtitles | ما كان ليفعل ذلك لإيذائه قط ، لكن للإستفادة منه |
عربي 
إنجليزي 
فرنسي 
إسباني 
ألماني 
برتغالي 
تركي 