| Senin gibi ayaktakımı korkusuz olabiliyor Çünkü kaybedecek hiçbir şeyin yok. | Open Subtitles | لان ليس لديك شئ لتخسره لكن ليس أنا لدي حياه بنيتها |
| Çünkü sizi seyreden kimse yoksa faydalı bir şey yapmanın ne önemi kalır. | Open Subtitles | لان ليس من الحكمة فعل أى شئ جدير بالاهتمام اذا لم يراك أحدا ؟ |
| Bu saçmalık olmasa iyi olur Çünkü kıçını vurmakla ilgili hiç sorunum yok. | Open Subtitles | من الافضل الا يكون هذا هراء لان ليس لدي ادني مشكله في اطلاق النار عليك |
| Bana söylemelisin, Çünkü, bana neden bunu sorduğuna dair hiçbir fikrim yok. | Open Subtitles | يجبُ عليكِ أخباري بذلك لان ليس لدي فكره لما أنت تحاولي أن تدفعيني إلى هنا |
| ...onunla beraber olacağını düşünüyordum Çünkü beni bütün yaz aramamış veya mail atmamış olman için başka bir neden göremiyorum tabii bu konuşmayı kapının önünde yapmamızın da. | Open Subtitles | لأنني اعتقدت بأنك معها لان ليس هناك سبب آخر ولايمكن أن يكون هناك احتمال بأنك لم تتصل أو ترسل له ايميل طوال الصيف |
| Çünkü ne gidecek bir yeri ne de onu kabul edecek birileri var, değil mi John? | Open Subtitles | ذلك لان ليس لديه مكان اخر ليذهب اليه ولا احد سيؤيه.. اليس كذلك جون |
| Çünkü hem o bacaklar sende yok, hem de çok yaşlısın, sürtük. Devekuşları. | Open Subtitles | لان ليس لديك السيقان المناسبه وانت كبير في السن ايضا النعامه |
| Herkesin hayatı seninki gibi güllük gülistanlık değil Çünkü. | Open Subtitles | لان ليس الجميع لديه حياة الزنبق الابيض مثلك |
| Fakat size gizlice yardım eden kişilerin oranlarını hep küçümsediniz Çünkü aldığı şeyler sizde yoktu. | Open Subtitles | لكنك تغلبت على الإحتمالات بترك الآخرين يُسعادونك بشكل سري لان ليس لديك ما يلزم |
| Normalde kaçmazlar Çünkü nerede olduklarını hiç bilmezler. | Open Subtitles | بالعادة لا يشتغل لان ليس لديهم اي فكرة بمكان توجدهم |
| Umarım öyledir, Çünkü bunlar tükenmeye başladı. | Open Subtitles | أتمنى هذا لان ليس لدى الكثير من هذا |
| Beklemek zorundayız Çünkü faksları yokmuş. | Open Subtitles | يجب أن ننتظر لان ليس لديهم فاكس |
| Güvenmelisin Çünkü başka çaren yok, tamam mı? | Open Subtitles | يجب ان تثق بنا لان ليس لديك خيار حسنا |
| Borçluyuz Çünkü çalışmıyoruz. | Open Subtitles | لدينا ديون لان ليس لدينا أعمال |
| Önemli değil, Çünkü fazla insan bilmez. | Open Subtitles | لابأس، لان ليس الكثير من الناس يعرفون |
| Çünkü olan biten hiçbir şeyle bir ilgisi yok. | Open Subtitles | كلا، لان ليس لها أي علاقة بهذا |
| Çünkü buralarda başka ortağım yok. | Open Subtitles | لان ليس لدي اي شركاء في 818 |
| Çünkü konuşacak bir şey yok. | Open Subtitles | لان ليس عندى ما اقوله |
| Çünkü insanlar böyle yapmazlar. | Open Subtitles | لان ليس هذا الناس ما يكونوا |
| Çünkü herkes kendi enerjisiyle baş edemiyor, Johnny. | Open Subtitles | لان ليس كل شخص يتعامل مع اهوائه ،(جوني)ـ |