| Ben bir şey göremiyorum Bütün bu buraya kanama . | Open Subtitles | لا أستطيع أن أرى أي شيء بسبب كل هذا النزيف |
| Ama birlikte ele alındıklarında, üzgünüm. Bu rafa baktığımda herhangi bir yardım göremiyorum. | TED | لكن جمعها معًا، أنا متأسفة لا أستطيع أن أرى انها تساعد عندما أنظر إليها على الرفوف |
| Tamamen dürüstçe, öncelikle bu zarfların içini göremiyorum. | TED | بأمانة مطلقة، أول أمر، أنا لا أستطيع أن أرى من خلال هذا الأظرف |
| Böyle davrandığında göremiyorum. | Open Subtitles | لا أستطيع أن أرى عندما تعاملني بهذة الطريقة |
| Bakmak istemiyorum! göremiyorum! Kör oldum! | Open Subtitles | لا أريد النظر,لا أستطيع أن أرى أنا عمياء |
| Bir şeyleri yanlış yaptın, göremiyorum. | Open Subtitles | هناك شيئا غير مضبوط لأنى لا أستطيع أن أرى الآن |
| Yüzünü göremiyorum, ama ağlamadığından eminim. | Open Subtitles | لا أستطيع أن أرى وجهك ، ولكن أراهن انك لا تبكي. |
| Burada olduğunu biliyorum, ve benden korkmadığını da... ama yüzünü göremiyorum. | Open Subtitles | أعلم أنك هنا وأعلم أنك لست خائفا مني ولكني لا أستطيع أن أرى وجهك |
| - göremiyorum! - Çekil üstümden! | Open Subtitles | ــ لا أستطيع أن أرى ــ ابتعد عني، هيا بنا |
| Biraz geri çekil. Hiçbir şey göremiyorum. | Open Subtitles | أرجعي للخلف قليلاً أنا لا أستطيع أن أرى شيئاً |
| Gözümün içinde bişeyler var. Hiçbirşey göremiyorum. | Open Subtitles | هناك شيئا ً ما فى عينى لا أستطيع أن أرى شيئا ً |
| Gözümün içinde bişeyler var. Hiçbirşey göremiyorum. | Open Subtitles | هناك شيئا ً ما فى عينى لا أستطيع أن أرى شيئا ً |
| Kendi ayaklarımı bile göremiyorum. | Open Subtitles | من سيستطيع أن يرانا أنا لا أستطيع أن أرى قدمى |
| Ben, bana olan aşkını... benim için ölebileceğini... göremiyorum. | Open Subtitles | أنا لا أستطيع أن أرى بوضوح بأنها عاشقة لي ولاتمانع الموت لأجلي |
| Maskeyi taktığımda, çizgiyi bile göremiyorum. | Open Subtitles | عندما أضع القناع، لا أستطيع أن أرى الحد حتى |
| ÖIüm Meleği gözlerim olmasına rağmen neden kendi ömrümü göremiyorum? Tekrar anlatır mısın Iütfen? | Open Subtitles | قل لي مرة أخرى لماذا لا أستطيع أن أرى مدة حياتي بعيون ملك الموت |
| Neden göremiyorum, enerji mi kesildi yoksa? | Open Subtitles | لم لا أستطيع أن أرى ؟ هل انطفأت الكهرباء ؟ |
| Ses tellerini göremiyorum. | Open Subtitles | لقد تغيرت اوضاعه لا أستطيع أن أرى الاحبال الصوتية |
| Fakat ben gerginim, çünkü senin kardeşinin kız arkadaşı ve babam arasında anlamlı bir fark göremiyorum. | Open Subtitles | ولكن أنا قلقة لأنني لا أستطيع أن أرى أيّ فرق ذا معنى بين أبي وخليلة أخيك |
| Uyandığım zaman nerede olduğumu bilmiyordum, Wallace'ı da göremedim. | Open Subtitles | وعندما إستيقظت، أنا لم أعرف أين أنا وأنا لا أستطيع أن أرى والاس أكثر. |
| IL: Evet. Yani, örneğin; liderlik takımı toplantılarımda, yüz ifadeleri ya da hareketlerini görmüyorum. | TED | إذاً على سبيل المثال، في قيادتي للقاءات الفريق لا أستطيع أن أرى تعابير الوجوه أو إيماءات. |