| Hiçbir şey yapma. Polise git. Davey'in tanıklığı olmadan ne yapabilirler ki? | Open Subtitles | اذهب الى الشرطة ويــل لا تفعل شيء اذهب الى الشرطة |
| Okuldaki kızlara yeni saç kurutucu aldık dedim onlarda "saçına bir şey yapma, bu hâli ile çok güzel." dediler. | Open Subtitles | لقد أخبرت الفتيات في المدرسة أن لدينا مجفف شعر جديد وقالوا لي: لا تفعل شيء مختلف بشعرك، فنحن نحبه |
| O zaman bir şey yapma. Bizim bununla ilgilenmemize izin ver. | Open Subtitles | إذاً لا تفعل شيء فقطدعنانكتشفالأمر. |
| İnsanlar ilerlemek için mücadele ediyor, sen ise hiçbir şey yapmıyorsun. | Open Subtitles | الكل يقاتل من أجل ان يتقدموا وأنت لا تفعل شيء |
| Sana zarar getirecek bir şey yapma. | Open Subtitles | لا تفعل شيء ما قد يتسبب في إيذاؤكَ |
| Tanrı aşkına, telafi edemeyeceğin bir şey yapma. | Open Subtitles | تباً, لا تفعل شيء لا تستطيع تحمل عواقبه |
| Pete, sakın aptal bir şey yapma, çünkü unutma silahımı annenin sırtına dayamış vaziyetteyim. | Open Subtitles | و " بيت " لا تفعل شيء غبياً كما تتذكر هناك سلاح مصوب على ظهر أمك |
| Oraya biri gelene kadar bir şey yapma. | Open Subtitles | لا تفعل شيء اخر حتى يأتي شخص اليك |
| Benim için bir şey yapma, abi. | Open Subtitles | لا تفعل شيء من اجلي فقط دعني |
| Pişman olacağın bir şey yapma, Martin. | Open Subtitles | لا تفعل شيء تندم عليه |
| Sakin ol. Aptalca bir şey yapma. | Open Subtitles | اهدء، لا تفعل شيء أحمق |
| Ben aksini söyleyene kadar hiçbir şey yapma. | Open Subtitles | لا تفعل شيء حتى أقول إفعل |
| Jubal, aptalca bir şey yapma. | Open Subtitles | لا تفعل شيء غبي |
| Aptalca bir şey yapma sakın. Irwin! | Open Subtitles | لا تفعل شيء غبي |
| Biz senin için gelene kadar bir şey yapma. | Open Subtitles | فقط لا تفعل شيء حتي نعود لك |
| Arşivde yalnızsın ve bir şey yapmıyorsun. | Open Subtitles | أنت بمفردك في الأرشيف لا تفعل شيء حرفياً |
| Hiçbir şey yapmıyorsun ama nasıl oluyorsa kokuyorsun işte. | Open Subtitles | أنت لا تفعل شيء وحتى الآن, بطريقة ما لديك رائحة! |
| Bunu bildiğin halde bir şey yapmıyorsun. | Open Subtitles | أنت تعرف هذا وها أنت لا تفعل شيء |