| Üzgünüm senin keyfini kaçırıyorum David, ama neler olduğunu anlamıyorsun. | Open Subtitles | أَنا آسفُ لأزعاجُك يا ديفيد لكن أنت لا تَفْهمُ الذي يحدث هنا | 
| Senin bir problemin var! Hayır, hayır, hayır, anlamıyorsun adamım. | Open Subtitles | أصبحتَ أنت مشكلتي ـ لا، أنت لا تَفْهمُ يا ، رجل | 
| anlamıyorsun baba Sorun sadece oyun değil | Open Subtitles | الأَبّ، أنت لا تَفْهمُ. تَرى، هذه لا فقط حول المسرحيّةَ. | 
| Stajyerlerle konuştuğun zaman ne yaptığını Anlamıyor musun? | Open Subtitles | لا تَفْهمُ بأَنْك عَمِلتَ متى تَتكلّمُ مع أولئك الأطباء المقيمين؟ | 
| Biriyle bir kanı paylaşmanın ne demek olduğunu Anlamıyor ve bu duygusal bağlantıyı kuramıyormusun? | Open Subtitles | أنت لا تَفْهمُ ما هو مثل لتَشَارُك بدمّ مع شخص ما ويَشْعرُ مثلك رغم ذلك هَلْ لا يُوصلُ؟ | 
| Ne yapmaya çalıştığımı Anlamıyorsunuz. | Open Subtitles | أنت لا تَفْهمُ الذي أُحاولُ أَنْ أعْمَلُة. | 
| Ne yapmaya çalıştığımı Anlamıyorsunuz. | Open Subtitles | أنت لا تَفْهمُ الذي أُحاولُ أَنْ أعْمَلُة. | 
| Hayır. O insanların kim olduğunu ve nasıl çalıştıklarını anlamıyorsun, Sean. | Open Subtitles | أنت لا تَفْهمُ مَنْ هؤلاء الناسِ، شون، كَمْ يَشتغلونَ. | 
| Dinle, anlamıyorsun. İtip kakmaya çalıştılar! | Open Subtitles | إستمعْ أنت لا تَفْهمُ ليز فقط زحام جانبي | 
| - Dur! Dur! - Hiçbir şey anlamıyorsun! | Open Subtitles | توقّفُ توقّفْ أنت لا تَفْهمُ أيّ شئَ | 
| Belki de sen gönül işlerinden anlamıyorsun. | Open Subtitles | " لَرُبَّمَا، أنت لا تَفْهمُ أمور القلبِ " | 
| Durumun ciddiyetini anlamıyorsun. | Open Subtitles | إستمع , أنت لا تَفْهمُ جديةَ حالتك | 
| Hayır, Donna. anlamıyorsun. | Open Subtitles | لا، لكن، دونا، أنت لا تَفْهمُ. | 
| Ona ihtiyaç duyduğumu Anlamıyor musun? | Open Subtitles | هل لا تَفْهمُ بأنني لست بِحاجةٍ إليه؟ | 
| Anlamıyor musun! | Open Subtitles | أنت لا تَفْهمُ! لماذا تُغيّرُ ممارسةُ تقليديةُ؟ | 
| Bunu Anlamıyor musun? | Open Subtitles | هَلْ لا تَفْهمُ ذلك؟ | 
| Birazcık sıkı çalışıp disiplinli olsan... günün birinde benim yerimde olabilirsin, Anlamıyor musun? | Open Subtitles | لا تَفْهمُ الذي مَع فقط a عمل شاقّ قليلاً... وإنضباط، بأنّك يُمكنُ أَنْ تَكُونَ الحقّ الساكن أين يومُ واحد؟ | 
| Beni Anlamıyor musun? | Open Subtitles | هَلْ أنت لا تَفْهمُ ذلك؟ | 
| Ama---------- Anlamıyorsunuz. | Open Subtitles | لكن - - نقطة نقطةِ نقطةِ - أنت لا تَفْهمُ. | 
| Anlamıyorsunuz. Bana dışarıda beklememi söyledi ve... | Open Subtitles | أنت لا تَفْهمُ ..هى طلبت مني أن أخرج و | 
| Hayır Anlamıyorsunuz. | Open Subtitles | لا، أنت لا تَفْهمُ. |