| Annenle konuşmalısın. Çiftlik ile ilgili sana söyleyeceği bir şey var. | Open Subtitles | .يتحتم أن تتحدث مع أمك .فلديها أمر بخصوص المزرعة لتخبرك به |
| Yemekten sonra Claire'i araman gerekecek, çünkü sana söyleyeceği çok önemli bir şey var. | Open Subtitles | يجب أن تتصل بكلير بعد العشاء لأن لديها أشياء بعض الأشياء غاية في الأهمية لتخبرك بها |
| Stacey, Carly'nin sana söyleyeceği bir şeyler var. | Open Subtitles | ستايسي.. كارلي لديها شيء لتخبرك به |
| Oğlunuz tedavi edilmezse ölmesinin yüksek ihtimal olduğunu söylemek için. | Open Subtitles | لتخبرك أنه إن لم يحصل ولدك على العلاج هناك احتمال كبير أن يموت |
| Evine gitti... sana aşık olduğunu söylemek için... ve Linda iç çamaşırlarıyla kapıya bakmış. | Open Subtitles | لتخبرك انها كانت تشعر بك... وليندا فتحت لها الباب بملابسها الداخلية |
| Sana söylesin ayısının adı neymiş. | Open Subtitles | ...إسألها لتخبرك .لتخبرني ماهو اسم دبِّها |
| Anneciğinin sana söyleyeceği bir şey var. | Open Subtitles | أمي لديها أمر لتخبرك به. |
| Ne zaman öleceğini söylemek için mi aramış? | Open Subtitles | هل كانت تتصل لتخبرك متى تود أن تموت ؟ |
| Seni terk ettiğini söylemek için geri geldi. | Open Subtitles | لقد عادت لتخبرك أنها ستهجرك |
| Hazel Cole'un cinayetten bir kaç hafta sonra bir küpe bulduğunu söylemek için sizi aradığını hatırlıyor musunuz? | Open Subtitles | هل تتذكر أن (هيزل كول) أتصلت بك لتخبرك إنها عثرت على القرط بعد عدة أسابيع من الجريمة؟ |
| Sana söylesin ayısının adı neymiş. | Open Subtitles | ماذا تُطلق على دُبِّها؟ ...إسألها لتخبرك |
| Yani Molly'i sen ve büyükannene ona çakamadığımı söylesin diye göndermişim. | Open Subtitles | ارسلت مولي لتخبرك انت وجدتك بأنني لم استطع ان اوصل الرسالة (يقصد عن انه لم يستطع ان يقدم الليلة الرومنسية بالشكل المطلوب) |