| Ya, mimar bir Sevgilin var demek. | Open Subtitles | حسناً، لديكِ حبيب يعمل مهندس معماري. |
| Harika bir Sevgilin var ve belli ki sana deli oluyor ve ben... | Open Subtitles | لديكِ حبيب رائع وهو متيم بك بوضوح ولا... |
| Ama, biliyorsun senin bir Erkek arkadaşın var. Benim de kız arkadaşım. Yani-- yani... | Open Subtitles | إنه فقط, لديكِ حبيب, انا لديَّ حبيبة. |
| En azından seni koruyacak bir Erkek arkadaşın var. | Open Subtitles | على الأقل ، أصبح لديكِ حبيب ليحميكِ الآن ! |
| Erkek arkadaşınız var mı? | Open Subtitles | هل لديكِ حبيب ؟ |
| Benim yerime sinirlerini bozabileceğin bir erkek arkadaşın yok mu senin? | Open Subtitles | أليس لديكِ حبيب يمكنكِ إزعاجه بدلًا مني؟ -لقد تخلى عني |
| - Starling Şehri'nde Sevgilin var mı? | Open Subtitles | هل لديكِ حبيب في مدين (ستارلينغ)؟ |
| Şimdi Chicago'da bir Erkek arkadaşın var. | Open Subtitles | الأن لديكِ حبيب في شيكاغو. |
| - Senin Erkek arkadaşın var mı? | Open Subtitles | و أنتِ لديكِ حبيب ؟ |
| Bir Erkek arkadaşın var. | Open Subtitles | فهمنا ذلك، لديكِ حبيب |
| Senin Erkek arkadaşın var, Jordan, benimle yatma ihtimalin yok ama iyi denemeydi. | Open Subtitles | لديكِ حبيب يا (جوردن) لذا الجنس معي لن يحصل, ولكنها محاولة جيدة |
| - Erkek arkadaşın var mı, Sue? | Open Subtitles | -هل لديكِ حبيب ؟ |
| gerçekten bir erkek arkadaşın yok mu? | Open Subtitles | حقاً لـيس لديكِ حبيب ؟ |