| - Nereye gittiğimi bilmiyorum ama senin yapacak bir işin var. | Open Subtitles | إن احتجتِ لأي توصيات. أجهل أين سأذهب لكن لديك عمل لتنجزه. |
| Ama senin bunu yapma lüksün yok çünkü yeni bir işin var. | Open Subtitles | ..لكنك على أي حال ليس لديك الترف لأنه لديك عمل جديد |
| Sana engel olmak istemem. Burada gerçekten yapacak işlerin var. | Open Subtitles | لا أريد أن أكون عائق فى طريقك من الواضح ان لديك عمل تقومين به هنا |
| Git. Böcekler kayboldu. Hala yapacak işlerin var. | Open Subtitles | ،اذهب، الحشرات ذهبت .ما زال لديك عمل لتنجزه |
| Tanrı'ya şükür orada değildin çünkü yapman gereken bir iş var. | Open Subtitles | شكراً لله أنك لم تكن معهم، لأن لديك عمل لتفعله. |
| Bu ülkede bir işin yok, bu yüzden insanlardan çalıyorsun. | Open Subtitles | ليس لديك عمل فى هذة البلاد لذل تسرق من الناس |
| Sen yat artık. Sabah işe gideceksin. | Open Subtitles | عليك النوم الآن لديك عمل صباح الغد |
| Özellikle size havale ediyordum, burada iyi Bir işiniz var Türkler sizi seviyor, sizin de ilişkileriniz iyi. | Open Subtitles | لقد كنت أشير اليك على وجه الخصوص فأنت لديك عمل جيد هنا الأتراك يحبونك و أنت تملك عملا جيدا هنا |
| Güzel bir işin var. Güzel bir araban. Güzel bir evin. | Open Subtitles | لديك عمل رائع ، وسيارة رائعة ، ومنزل رائع |
| Bence dünya basım başkentinde mükemmel bir işin var. | Open Subtitles | اوتعلمين ماذا؟ اظن انه لديك عمل رائع في عاصمة النشر العالمية |
| Bana verecek bir işin var mı diye soracaktım. | Open Subtitles | كنت اتسائل فقط ما إذا كان لديك عمل لأجلي |
| İyi bir işin var, tatlı birisin ve uzaylı DNA'n sağ olsun yüzünde sivilce çıkmıyor. | Open Subtitles | لديك عمل رائع, أنتِ لطيفة, و شكراً لحمضك النووي الفضائي |
| Evet bayım, yapman gereken bir işin var, kımılda. | Open Subtitles | لديك عمل لأنجازة يا سيد لذا تحرك |
| Evet, indirim saatine sakla, hala yapacak işlerin var. | Open Subtitles | إحتفظ بالشكر لساعة الراحة مازال لديك عمل لتنجزه |
| Hâlâ yapacak işlerin var. | Open Subtitles | مازال لديك عمل ينبغي أن تقوم به |
| Hayır, senin yapacak işlerin var ve benim de öyle. | Open Subtitles | كلا، لديك عمل لتقوم به و أنا أيضاً |
| Burada yürütmeniz gereken bir iş var. İsteyeceğiniz en son şey, özellikle bu hafta, lobide ölü bir adam olması. | Open Subtitles | أنت لديك عمل لتديره، وآخر ما تريده هو ذلك الرجل في الردهه! |
| Edgar, yapman gereken bir iş var. Lütfen işinin başına dön. | Open Subtitles | لديك عمل لتقوم به، عد إلى عملك ارجوك |
| Tanrım, baba. Yapacak başka işin yok mu senin? | Open Subtitles | يا إلهي ، أبي ألا يوجد لديك عمل لكي تذهب إليه؟ |
| Yarın işe gideceksin. | Open Subtitles | أعتقد أن هذا كاف لديك عمل في الغد |
| O zamana kadar, her koşulda yapmanız gereken Bir işiniz var. | Open Subtitles | حتى حينه أعتقد لديك عمل تؤديه بكلا الحالتين |
| Yemeğe kalman hususunda ısrar ederdim; ancak yapman gereken bir takım işler var. | Open Subtitles | أود الإصرار أن تبقى للغداء لكن لديك عمل |
| Yapacak işleriniz var Dr.Wade. | Open Subtitles | لديك عمل تقوم به دكتور واد |
| İşin gücün var, benim de öyle. | Open Subtitles | لديك عمل لتقومي به و أنا كذلك |
| Çalışman gerekmiyor mu? | Open Subtitles | أليس لديك عمل ؟ |