| Bu gençlerin epey sosyal olduğu ortada ama doğada nasıl hayatta kalacaklarına dair en ufak bir fikirleri yok. | Open Subtitles | هؤلاء الاصغر ربما لها مهارات إجتماعية إستثنائية، لكنّهم لبس لديهم فكرة كيف يبقى في البرية. |
| Erkeklerin kadınları tatmin etme konusunda hiç bir fikirleri yok. | Open Subtitles | الرجال ليست لديهم فكرة عن طريقة إرضاء فتاة |
| Kanserim neredeyse tespit edilemez durumda ama doktorların, vücudumun neden bu tuhaf siyah sıvıyı üretip dışarı attığı konusunda hiçbir fikirleri yok. | Open Subtitles | السرطان الآن ليس له وجود ولكن الأطباء ليس لديهم فكرة عن السبب الذى يجعل جسدى ينتج ثم يطلق هذا السائل الأسود العجيب |
| Ne kadara malolduğu hakkında fikirleri yoktur. | Open Subtitles | ليس لديهم فكرة عن التكلفة. |
| Fakat Almanların, Fransızların kazan kaldırdığından haberi yoktu. | Open Subtitles | لكن الألمان لم يكن لديهم فكرة عن التمرد الفرنسي |
| Meksika kartelinden birkaç adamla birlikte havaya uçurulmuş, ve DEA'in bunun ne demek olduğu hakkında hiçbir fikri yok. | Open Subtitles | لقد تم تفجيره مع شخص ما من منظمة الكارتل المكسيكية وكالة مكافحة المخدرات ليس لديهم فكرة كيف حدث ذلك |
| Kapasitenizle ilgili hiçbir fikriniz yok, kendiniz için bile tehlikeli olabilirsiniz. | Open Subtitles | أنت الناس ليس لديهم فكرة عما أنت قادر من. قد تكون خطرا على أنفسكم. |
| Benim hayatta, iyi ve efendilerinin köşkünde yaşadığımdan haberleri bile yok. | Open Subtitles | ليست لديهم فكرة انا على قيد الحياة وبصحة جيدة ويعيش في قصر سيدهم و, |
| Neler olup bittiği konusunda bizden daha çok şey bilmiyorlar. | Open Subtitles | أوه، ليس لديهم فكرة أخرى عما يحدث هناك مثلنا تماما |
| Yeni bir fikirleri varmış. | Open Subtitles | لديهم فكرة جديدة يحاولون تطويرها |
| Hiç bir fikirleri yokmuş, annelere neler olduğunu anlayamamışlar. | Open Subtitles | لم تكن لديهم فكرة أي فكرة عما قد يحدث للأمهات |
| Eğer daha iyi bir fikirleri varsa bazen asıl konudan uzaklaşırlar ama şuan bunu kaldıramayız. | Open Subtitles | مُؤلّفوا الإعلانات يضلّون في منتصف الطريق أحياناً إن كان لديهم فكرة أفضل لكن لا يمكننا المخاطرة بهذا الآن |
| En azından ne tür bir çocukları olacağına dair bir fikirleri var biraz da olsa. | Open Subtitles | على الأقل لديهم فكرة ما عن أي نوع طفل سيحصلون عليه في النهاية. |
| Ve henüz, korkularının ne kadar güçlü olabileceğine dair bir fikirleri yok. | Open Subtitles | عل اي حال ، ليس لديهم فكرة كيف يمكن ان يكون خوفهم ذو بأس |
| Ne olduğu hakkında hiçbir fikirleri yok. | Open Subtitles | ليست لديهم فكرة عما يحدث ثم يكتشفون الإتصال عبر الفضاء الثانوى |
| Ne kadara malolduğu hakkında fikirleri yoktur. | Open Subtitles | ليس لديهم فكرة عن التكلفة. |
| Neden olduklarını kesinlikle söylemiyor ve ailesinin hiçbir şeyden haberi yok. | Open Subtitles | و لا تريد قول سببهم المرضى ليس لديهم فكرة |
| Çoğu insanın, emisyon nebulası ve gezegen nebulası arasındaki farka dair hiçbir fikri yok. | TED | معظم الناس ليس لديهم فكرة عن الاختلاف بين، انبعاث السديم و السديم الكوكبي. |
| Kiminle uğraştığınız hakkında hiçbir fikriniz yok, değil mi beyler? | Open Subtitles | أنت السادة ليس لديهم فكرة عمن كنت التعامل مع، أليس كذلك؟ |
| - Ve haberleri bile yok. | Open Subtitles | وليس لديهم فكرة |
| Ama yok edilebileceğine dair hiçbir şey bilmiyorlar. | Open Subtitles | ولكن ليس لديهم فكرة بأنّه هناك طريقة لهزيمتها. |