ويكيبيديا

    "لديه الكثير من" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • bir sürü
        
    • in çok
        
    • 'nin fazla
        
    • Bu adam gerçekten kafayı
        
    • pek çok
        
    - Selam Lillian. - Oh, selam Ed. Bugün bir sürü ziyaretçisi var. Open Subtitles ــ مرحباً يا ليليان ــ مرحباً يا إد، لديه الكثير من الزوار اليوم
    Bana kalırsa, toplumumuzda bir sürü de aç sanatçı var. Open Subtitles أود أن أقول مجتمعنا لديه الكثير من الفنانين يتضورون جوعا
    Eski kocam ile bir sürü sorun yaşadık ama boşanmadık. Open Subtitles زوجي السابق كان لديه الكثير من المشاكل ولكننا لم نتطلق
    Rafael'in çok işi var. Bütün yıl buraya tıkılıp kalıyoruz. Open Subtitles رافائيل لديه الكثير من العمل نحن عالقون هنا طيلة العام
    Aman'nin fazla vakti kalmadı... Open Subtitles آمان ليس لديه الكثير من الوقت
    Bu adam gerçekten kafayı yemiş. Open Subtitles لديه الكثير من الجرأة
    Çocukları olamıyordu, bundan dolayı bir sürü çocuğa sahip kardeşlerini görmeye geldiler. Open Subtitles لم يستطيعوا انجاب الأطفال فذهبوا لعند أخ لهم لديه الكثير من الأطفال
    Bu biraz zaman alacak. Charlie'nin bir sürü arkadaşı var. Open Subtitles هذا سوف يأخذ وقتا تشارلى كان لديه الكثير من الأصدقاء
    Bu adam pad tutma işinde çok iyidir, sana bir sürü şey öğretecek. Open Subtitles هذا الرجل جيد مع القفازات سيعلمك الكثير من الاشياء لديه الكثير من المعرفة
    Bu şeyin neler yapabileceği hakkında bir sürü fikri vardı. TED لديه الكثير من الأفكار حول ما يستطيع هذا الشيء أن يفعله.
    Sinir sisteminde bu çeşit bir sürü giriş çıkışı olan kanallar bulunur. Bunlar hareket, hafıza ve bilinç yollarını kontrol ederler. TED الجهاز العصبي لديه الكثير من هذه القنوات وهي مسيطرة على مسارالحركة والذاكرة والوعي.
    Şu öldürdüğün çocuğun bir sürü arkadaşı varmış. Open Subtitles ذاك الطفل الذي قتلته لديه الكثير من الاصدقاء
    bir sürü arkadaşı var. Hayvanlar, kuşlar. Open Subtitles لديه الكثير من الأصدقاء الحيوانات والطيور
    bir sürü işi vardı. Mükemmel işler çıkartıyor. Open Subtitles نعم، انا متأكد من انه لم كان لديه الكثير من العمل للقيام به.
    Hala bir sürü dostu var. Open Subtitles ولا زال لديه الكثير من الأصدقاء والمعارف
    Steve bir sürü kişi tanımıştı, bu işte bilinen kişiler ona önem vermeye başlamışlardı, ilginçti. Open Subtitles وستيف كان لديه الكثير من الأشخاص الأكبر منه سنا بدؤا يلقون له اهتمامًا الشيء الذي كان مدهشا
    Lex'in çok kalın bir cüzdanı var, ve Jonathan'ın en azından bunu eşitleyecek bir miktara ihtiyacı var. Open Subtitles ليكس لديه الكثير من المال و جوناثان يحتاج على الأقل .المال لمجاراة ذلك
    Bay Wells'in çok düşmanı var. Open Subtitles السيدويلز لديه الكثير من الاعداء معظمهم من ايام العمل القديم
    Aman'nin fazla vakti kalmadı... Open Subtitles آمان ليس لديه الكثير من الوقت
    Aman'nin fazla vakti kalmadı... Open Subtitles آمان ليس لديه الكثير من الوقت
    Bu adam gerçekten kafayı yemiş. Open Subtitles لديه الكثير من الجرأة
    Ayrıca boş zamnın yanında pek çok aleti de vardı. Open Subtitles ولأن لديه الكثير من الوقت، كان لديه الكثير من الأدوات.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد