ويكيبيديا

    "لديه الوقت" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • zamanı var
        
    • vakti var
        
    • Yeterli zamanı
        
    • vakti yok
        
    • zamanı yok
        
    • zaman bulduğunu
        
    • yeterince zamanı
        
    Dışarıda iblislerle yaparken, kimin aşka zamanı var ki? Open Subtitles من لديه الوقت ليُحِب في حين إنك تحارب الشياطين ؟
    Çocuklar ve rap müzik varken kaydetmeye kimin zamanı var ki? Open Subtitles من لديه الوقت لحفظ العمل في هذه الأيام بين الشباب و موسيقى الراب؟
    Tabi canım. Sen de haklısın kimin zamanı var ki? Open Subtitles نعم، أنا متأكّد أعني، من لديه الوقت لذلك، تعلمين؟
    Amerika'da bunun için kimin vakti var diye sorabilirsiniz. TED ربما تسأل، حسناً، هنا في أمريكا من لديه الوقت لهذا؟
    Evet, ama yarına kadar bir bomba bulup madene koyması için Yeterli zamanı yok. Open Subtitles نعم ، لكن ليس لديه الوقت للحصول على قنبلة وزرعها في المنجم بحلول يوم غدٍ
    Hepimiz çok meşgulüz ve gerçekten de bugün kimsenin dil öğrenmeye vakti yok. TED جميعنا مشغولون لا أحد لديه الوقت ليتعلم لغة جديدة.
    Kimsenin birbirine karşı savunmasız olmaya zamanı yok. Open Subtitles لا أحد لديه الوقت ليكون عرضة للنقد تجاه الآخر
    Ama kız arkadaşımın söylemekten hoşlandığı gibi "Kimin zamanı var ki?" Open Subtitles ولكن صديقتي تقول؟ من لديه الوقت
    Birilerinin israf edecek zamanı var ama, benim yok. Open Subtitles شخص ما لديه الوقت لهدره ليس أنا
    Öyle bir yakınlığa kimin zamanı var? Open Subtitles من لديه الوقت لهذا النوع من الاشياء
    Kimin eğitime zamanı var ki? Open Subtitles من لديه الوقت لتدريبهم؟
    Normalde Oz Büyücüsü'nü hatırlanmaya değer görmek isterdim ama bunun da bir yeri ve zamanı var. Open Subtitles (في العادة , أود أن يغمي علي لمشاهدة تذكارات سحرة (أو زد ولكن هذا لديه الوقت والمكان
    Buna kimin zamanı var? Open Subtitles من لديه الوقت لهذا؟
    Zaten kimin çıkmaya zamanı var ki? Open Subtitles ما لديه الوقت ليخرج بعد الآن؟
    Eğer bana birini boğazlayıp kart oyununa yetişebilecek vakti var mıydı diye soruyorsan, evet, çok vakti vardı. Open Subtitles لو تسألين إن كان لديه الوقت ليخنق أحدهم ثم يلعب الورق، فنعم، كان لديه الوقت
    Babam daha normaldi. Hep boş vakti var gibiydi. Open Subtitles أبي , كان أكثر طبيعيةً ودائماً لديه الوقت
    O kadar meşgul olmasına rağmen sızlanmaya vakti var. Open Subtitles مشغول للغاية، ولكن لازال لديه الوقت ليتذمّر.
    Yeterli zamanı, sebebi, bilgisi, parası ve bağlantıları vardı. Open Subtitles لديه الوقت , والنية , والقدرة والتمويل , والإتصال
    Yeterli zamanı, sebebi, bilgisi, parası ve bağlantıları vardı. Open Subtitles لديه الوقت , والنية , والقدرة والتمويل , والإتصال
    Bunun için vakti yok. Open Subtitles ليس لديه الوقت لذلك إنه مشغول للغاية بعمله
    Bay Charlie'nin dansa zamanı yok ama... ama burada telefon konuşması hiç te mantıklı değil. Open Subtitles ..السيد شارلي ليس لديه الوقت للرقص لكن لديه الكثير من الوقت للمكالمات الهاتفية
    Evet, herkesin şiirini bitirecek zaman bulduğunu farz ediyorum tabii ki Bay Donner hariç. Open Subtitles حسنا, اعتقد ان كل شخص لديه الوقت لكى يكمل قصيدته ماعدا السيد دونور
    O bir sporcuydu ve ödevleri için yeterince zamanı yoktu, o yüzden ben de matematik ve edebiyatta yardımcı oldum. Open Subtitles مفهوم؟ , و هو كان نجماً , لم يكن لديه الوقت لأداء فروضه المنزلية لذا ساعدته

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد