| Neyse ki sigortam var. Tüh! Poliçenin süresi doldu. | Open Subtitles | لحسن الحظّ، لديّ تأمين إنتظر، لقد انتهى تأميننا |
| Kaçırılmaya karşı 10 milyonluk sigortam var. | Open Subtitles | لديّ تأمين ضدّ الاختطاف يصل إلى 10 ملايين |
| Artık sağlık sigortam var. Pansiyonda çalışıyorum. | Open Subtitles | أصبح لديّ تأمين صحيّ ومنزل للضيوف |
| Aman siktir et. sigortam var nasıl olsa. | Open Subtitles | تباً لذلك ، لديّ تأمين صحي |
| Şimdi dişlerimi fırçalayıp iple temizleyeceğim... Çünkü diş için de sağlık Sigortam yok. | Open Subtitles | سأذهب لاستخدام فرشاة الاسنان و كذلك الخيط لأنه ليس لديّ تأمين صحي للأسنان |
| Buraya gelirken 3 kişiyi ezdim ve Sigortam yok! | Open Subtitles | بنيّ ، يجب أن تساعدني دهست ثلاثة أشخاص بطريقي وليس لديّ تأمين |
| sigortam var. Bana bir peniye bile mal olmayacak. | Open Subtitles | لديّ تأمين لن يكلفني سنتاً |
| sigortam var. | Open Subtitles | لديّ تأمين ضد الحوادث. |
| Bu yüzden bir sigortam var. | Open Subtitles | لهذا السبب لديّ تأمين |
| - Doktor, sağlık sigortam var. | Open Subtitles | -أنا لديّ تأمين صحي |
| Tabii ki sigortam var. | Open Subtitles | -بالتأكيد لديّ تأمين . |
| Özür dilerim. Sigortalarımızı değişmeliyiz. Benim Sigortam yok. | Open Subtitles | آسف، علينا تبادل بيانات التأمين، ليس لديّ تأمين |
| Benim Sigortam yok ve babam düşündü ki, onda olduğu için-- | Open Subtitles | ليس لديّ تأمين طبّي وظنّ أبي بما أنه لديه... |