Benim erkek arkadaşım var ve senin yok diye beni kötü hissettirmeye çalışma. | Open Subtitles | لا تجعليني اشعر بسوء فقط لان لدي صديق حميم و انتي لا |
- Öncelikle, erkek arkadaşım var. | Open Subtitles | حسناً , بداية , انا لدي صديق حميم |
Ama şey erkek arkadaşım var. | Open Subtitles | لكن في الحقيقة , لدي صديق حميم |
benim kafamı karıştırdığına emin olduğum bir erkek arkadaşım vardı. | Open Subtitles | كان لدي صديق حميم كنت متأكدة جدا أنه يعبث بي، |
Bir zamanlar kulaklarının arkasına sandal ağacı takan bir erkek arkadaşım vardı. | Open Subtitles | كان لدي صديق حميم ,كان يرتدي الصندل خلف أذنيه |
Evet, Henry, bir erkek arkadaşım var. | Open Subtitles | نعم، يا هنري، لدي صديق حميم. |
Ayrıca, zaten bir erkek arkadaşım var. | Open Subtitles | بالاضافة، لدي صديق حميم. |
- Benim erkek arkadaşım var. | Open Subtitles | لدي صديق حميم. ماذا؟ |
Benim bir erkek arkadaşım var ve bunu biliyorsun. | Open Subtitles | لدي صديق حميم وأنت تعرف هذا |
"Benim de erkek arkadaşım var." | Open Subtitles | "أنا لدي صديق حميم أيضًا " |
erkek arkadaşım var. | Open Subtitles | لدي صديق حميم |
Beni, en iyi arkadaşıyla tanıştıran bir erkek arkadaşım vardı, sonra onunla evlendi. | Open Subtitles | لدي صديق حميم عرّفني على صديقه المفضل بعدها تزوج منه |
- Ticari uçak pilotu bir erkek arkadaşım vardı. | Open Subtitles | - لقد كان لدي صديق حميم - كان قائد طائرة تجارية |
Oralı bir erkek arkadaşım vardı. | Open Subtitles | لدي صديق حميم من هناك |
Bir erkek arkadaşım vardı, Dennis. | Open Subtitles | كان لدي صديق حميم (دينيس), |