| Belki senden ufak bir iş yapmanı isteyebilirim. - Hepsi bu. | Open Subtitles | لرُبما سأحتاجُكَ لتَقومَ بشيءٍ ما مِن أجلي، هذا كُل شيء |
| Belki de anlaşma yaparak bu davayı kapatmak en iyisi. Bu artık sana bağlı değil. | Open Subtitles | اعتقد لرُبما يجِب أَن أحل هذه القضية و أنتهي منها |
| Belki de tavsiye istemiyordur. | Open Subtitles | هل تَعرف ماذا, لرُبما هي ليسَت بحاجة لأي نُصِح |
| Belki sadece babası olup dinlemeni istiyordur. | Open Subtitles | لرُبما هي تُريدك بأن تَتَصرف كالآباء وتكتفي بالاستماع لها |
| Ve ayrıca, Belki sen de içten içe oldukça sertsindir ve daha bilmiyorsundur. | Open Subtitles | وأيضاً لرُبما سراً, أنتِ قوية جداً أنكِ لا تعلمين ذلك |
| Belki de sınır koyma konusunda herkes senin kadar iyi değildir. | Open Subtitles | . لرُبما ليس كُل شخصَ جيد كالحدوِد بينما أنت |
| Bak, kariyerine burnumu sokmasaydım Belki de ölmeyecekti. | Open Subtitles | انظرى ، رُبما لو لم أتدخل فى مسيرتها المهنية ، لرُبما ما كانت لتمُت |
| Küs olmasaydık açıklama yapardım Belki. | Open Subtitles | إذا كُنت أتحدث معك ، لرُبما كُنت لأطلعكِ على ما حدث |
| Bu durumda Belki de yapmalıdırlar. | Open Subtitles | حسناً ، لرُبما في هذه الحالة يتحتم عليهم هذا |
| Belki de yağmacılar birşeyler olmadan kurtuldular. | Open Subtitles | لرُبما تمكن الناهِب من النجاة في النهاية |
| Belki fark etmişsinizdir, işler biraz karışık. | Open Subtitles | لرُبما لاحظت أنّ الأشياء نوعًا ما في صخب |
| Belki seni düzeltirler, Belki de yara izini öylece bırakırlar. | Open Subtitles | لرُبما سيُعالجوكِ ، أو سيدعوا الجرح يندب |
| Ama Belki bir dahakine onun için güzel bir şey yapmayı denemelisin. | Open Subtitles | ولكن لرُبما عليكِ في المرة القادمة أن تحاولي فِعل شيء لطيف من أجله |
| Belki de şimdilik onu hayatımdaki diğer kişilerden ve olaylardan ayrı tutmalıyım. | Open Subtitles | لرُبما عليّ في الوقت الراهن أن أُبقيه بعيداً عنِ الأشياءِ والأُناس المُتواجِدون في حياتي |
| Belki de ona arkadaşça davranmalısın, bağlantı kur onunla. | Open Subtitles | لرُبما عليكَ فقط ، أن تكون ودوداً ، وتتواصَل معها |
| Belki benim yaptığım şey de delice olabilir, ama Belki bazen deliliğe değer. | Open Subtitles | ورُبما ، ما أفعلهُ أنا جنونًا ايضا ، ولكن لرُبما الجنونُ في بعضِ الأحيانِ يستحقُ تلك الأفعال |
| Belki de koca dünyada onun tek arkadaşıyım. | Open Subtitles | لرُبما الصديق الوحيد المُتبقي له في هذا العالم |
| Belki sizi neşelendirebilirim. | Open Subtitles | لرُبما بإستطاعتي تغيير هذا، أيها النادل! |
| Belki ülkenizdeki insanlar donut yemeyi bırakıp devletinizin dünyayı ne hale soktuğunun farkına varmaya başlasaydı bizim gibi göt herifler varolmazdı. | Open Subtitles | حسناً , لرُبما لو توقف الناس في بلدك عن أكل الدونات... وإدراك ماذا تفعل حكومتكم إلى العالم... لانعدم الأوغاد مثلنا |
| Belki o senin kadar iyileşmiş ve mükemmel değildir. | Open Subtitles | لرُبما إنه لم يشفى ويكون مثالي كمثلك |