| Kanunları uygulamaktan pek mutlu değiliz, ve bunu her suçlu için yaparız. | Open Subtitles | نحن لسنا سعداء بممارسة القانون ونحن نَعمَلُ ذلك في كُلّ منطقة إلا الجنائية |
| Bu durum için sizlerden daha mutlu değiliz. | Open Subtitles | لسنا سعداء إطلاقاً بشأن هذا الوضع مثلكم |
| Burada mutlu değiliz. | Open Subtitles | نحن لسنا سعداء فيها. |
| Elbette tutsak olmaktan memnun değiliz. | Open Subtitles | نحن بالطبع لسنا سعداء لكوننا سجناء |
| Seni görmekten mutlu olmadığımızı anlamışsındır. | Open Subtitles | أنت تفهم جيدا أننا لسنا سعداء برؤيتك ؟ |
| Yarın bitişik binanın sahibiyle konuşup ona memnun olmadığımızı söyleyeceğim. | Open Subtitles | سأتكلم مع المالك الذى بجوارنا غداً وسأعلمه أننا لسنا سعداء |
| Sebebi şu, mutlu değiliz. | Open Subtitles | هناك سبب نحن لسنا سعداء |
| - ...ve korkak. - mutlu değiliz. | Open Subtitles | ونحن خائفون - وجميعنا لسنا سعداء - |
| Sonuçlar dışında hiç memnun değiliz. | Open Subtitles | بجانب النتائج النهائية، لسنا سعداء. |
| memnun değiliz, Bay Darmody. | Open Subtitles | نحن لسنا سعداء يا سيد "دارمدي". |
| Bu bizim mutlu olmadığımızı göstermez. Tamam, çok mutlu bir evliliğin var. | Open Subtitles | ولكن هذا لا يعني أننا لسنا سعداء |
| Şimdiki dağıtıcıdan memnun olmadığımızı söyledim. | Open Subtitles | أخبرته باننا لسنا سعداء مع موزعنا الحالي |