- Öyleydi, evet. Sel baskınından beri kendisi diyaliz makinesine bağlı. | Open Subtitles | وهي أيضاً، العفن من الفيضان تسرّب لجهازها لغسيل الكلى. |
Doktor, diyaliz için geldim. | Open Subtitles | مرحبا طبيب,أنا هنا لغسيل الكلى |
Ricky'nin Joe Amcaya diyaliz için yardım etmesini unut. | Open Subtitles | لكن لا تتوقّعي من (ريكي) ليقلَّ العم (جو) لغسيل الكلى. |
Karıma o bakıyor. Diyalize o götürüp getiriyor. | Open Subtitles | وقالت انها تتطلع بعد زوجتي، يأخذ لها لغسيل الكلى. |
Arabamı çıkarmam ve babamı Diyalize götürmem gerek. | Open Subtitles | حصلت على الحصول على سيارتي خارج حصل للحصول على والدي لغسيل الكلى |
diyaliz keseyolu. | Open Subtitles | إنهُ صمام لغسيل الكلى |