| Adam kızın peşinden geldi, şimdi de adamın peşinden gelecekler. | Open Subtitles | لقد أتي هو من اجل الفتاه والان سوف يرسلون احد من اجله |
| Oh, daha önce bi sürü insan geldi. O ise yanlız olmayı tercih etti. | Open Subtitles | لقد أتي الكثيرون من قبل و لكنه الان يفضل أن يكون وحده |
| Büyük bir gemide halkımızın bir düşmanı geldi, ama defedildi. | Open Subtitles | لقد أتي أعداء شعبنا فى سفينة ولكنه طرد بعيداً |
| Evet. Pekçok Onbir'de geldi. | Open Subtitles | أجب لقد أتي الكثير من سكان المنطقة الحادي عشر أيضا |
| İhtiyar Joe geldi ve benim masama oturdu. | Open Subtitles | لقد أتي جو العجوز و هو جالس في منطقتي. هل يمكن أن تخدميه؟ |
| Eski dostlarımızla tekrar birleşmenin zamanı geldi! | Open Subtitles | لقد أتي الوقت لنكون متحدين ثانيةً مع صديقنا القديم |
| Buraya Gabriel'in onu öldüreceğini bilmesine rağmen bu anlaşmayı yapmak adına gönüllü olarak geldi. | Open Subtitles | لقد أتي إلي هنا معي طوعاً للتوسط في هذا الإجتماع علي الرغم من أنه كان يعرف |
| - Duştayken aklıma geldi, ...öyle ki aklıma gelen fikirlerin çoğu duştayken gelir, ayrıca bu yüzden çok temizim. | Open Subtitles | - لقد أتي إليّ وأنا في الحمام - وهذا المصدر الذي تأتي منه معظم أفكاري ولهذا السبب أنا نظيفة جداً |
| Değişikliği benimsemenin vakti geldi. | Open Subtitles | لقد أتي الوقت الذي نحتضن به التغيير. |
| Henüz geldi ve seninle konuşmakta ısrar ediyor. | Open Subtitles | لقد أتي للتو و مُصّر علي التحدث معك |
| Howard Cosell'le birlikte geldi. | Open Subtitles | - نعم ، لقد أتي مع هاورد كوزيل |
| Kardeşim buraya Tong Po ile dövüşmeye geldi. | Open Subtitles | لقد أتي أخي هن لكي يقاتل طوم-بو |
| - Hayır. geldi ve gitti. | Open Subtitles | كلا، لقد أتي و رحل |
| geldi ve bana bir kart verdi. | Open Subtitles | لقد أتي و أعطاني بطاقة. |
| Karadan demek istiyor. Karadan geldi. | Open Subtitles | إنه يقصد براً لقد أتي براً |
| Uzaydan geldi. | Open Subtitles | لقد أتي من الفضاء الخارجى |
| Briggs hastaneye geldi ve bunun benim hatam olduğunu söyledi. | Open Subtitles | .. لقد أتي (بريجز) الي المُستشفي .. و قال انني سأتحمل ثمن البضاعة |
| Büyük beklentilerle geldi ama siz ona hiçbir şey vermiyorsunuz. | Open Subtitles | ) لقد أتي هنا من أجل عرض لائق، وأنتما لا تعطيانه ما يريد |
| Kahrolası motel odama geldi. | Open Subtitles | لقد أتي إلى غرفتي بالنُزل |
| Benim lanet otel odama geldi. | Open Subtitles | لقد أتي إلى غرفتي بالنُزل |