| Ben aslında buraya test sürümünden girdim. | Open Subtitles | حسناً ، في الحقيقة لقد دخلت على تأشيرة فاحص بيتا |
| Evet. Farklı takma isimlerle, diğer chat odalarına girdim. | Open Subtitles | لقد دخلت على غرف دردشه باسماء مستعاره مختلفه |
| Kayıtlara girdim ama telefon listesi şifre korumalı. | Open Subtitles | هذا الصباح؟ لقد دخلت على السجل, ولكن قائمة الأرقام عليها حماية بكلمة مرور |
| Seçili bölge için polis telsizine girdim. | Open Subtitles | لقد دخلت على موجة الشرطة في المنطقة التي حددتها |
| İnternete girdim ve çocuklarımızın nasıl olacağına dair bilgisayarla oluşturulan resimler sipariş verdim. | Open Subtitles | لقد دخلت على الانترنت أطلب استدعائات هكذا سيبدوا أطفالنا |
| Tamam, um, e-postaların girdim. | Open Subtitles | حسناً، لقد دخلت على بريده الإلكتروني |
| Tamara'nın e-mailine girdim. | Open Subtitles | لقد دخلت على بريدها الالكتروني. |
| Bu sabah oğlunun odasına girdim. | Open Subtitles | لقد دخلت على ابنك غرفته صباح اليوم |
| Çok sıradışı bir olay değil. Ben de pek çok kişi sevişirken odalarına girdim. | Open Subtitles | بربك يا (تشارلي)، إنها ليست بالحادثة المستحيلة الوقوع لقد دخلت على العديد من الناس وهم يتعاشروا.. |
| Odasına girdim. | Open Subtitles | لقد دخلت على غرفته. |
| İnternetten FBI'ın veri tabanına girdim. | Open Subtitles | كولدر) تعال وانظر) لقد دخلت على قاعدة بيانات مكتب التحقيقات على الانترنت |
| Max, polis bilgisayarına girdim. Adamlarını izlemek için GPS kullanıyorlar. | Open Subtitles | (ماكس) لقد دخلت على كمبيوتر الشرطة، إنهم يستخدمون (جي بي اس) لتحديد موقع رجالهم (نظام تحديد المواقع العالمي (Global Positioning System) (GPS |