| Daha fazlasını istiyorum. Neye dönüştüğünü gördün, değil mi? | Open Subtitles | أريد المزيد لقد رأيتَ ما يتحول إليه ، أليس كذلك؟ |
| Terapi toplantısına ihtiyacım yok. 20 yaşında bir adamın tıpkı sana benzeyen bir fotoğrafını gördün. | Open Subtitles | لقد رأيتَ صورة منذ عشرين عاماً لرجل يبدوا مثلك تماماً. |
| Kızı gördün. Kanı, kızarıklıklarını gördün. | Open Subtitles | لقد رأيتَ الفتاة ورأيتَ الدماء ، والبقع الحمراء |
| Hiçbir fikrim yok. Ufacık bile. O mektubu okurken beni gördün. | Open Subtitles | لم تكن لدي أدنى فكرة لقد رأيتَ وجهي عندما قرأت ذلك الخطاب |
| Yani sadece üçünün öldürüldüğünü gördünüz? | Open Subtitles | اذن لقد رأيتَ ثلاثة فقط وهم يُقتلوا |
| - Birden bire ortaya çıktık! Sen de gördün ya! | Open Subtitles | -لقد وصلنا هنا من لا شيء لقد رأيتَ حدوث ذلك |
| Aramizdakileri ögrendigine yüzündeki ifadeyi gördün. | Open Subtitles | لقد رأيتَ النظرة التي على وجهه عندما إكتشف ما بيننا. |
| Bu kadın aslında kendini suçluyor. Sen de gördün bunu. | Open Subtitles | تلك المرأة تلوم نفسها بالكامل، لقد رأيتَ ذلك. |
| Kızımı kaybolmuş numarası yaparken gördün ve bunu sadece bugün hatırlamanın sebebi öldüğün yerden geri gelmen mi? | Open Subtitles | لقد رأيتَ إبنتي وهي تتظاهر وكأنها إختفت والسبب الوحيد الذي جعلك تتذكر اليوم خصوصاً هو أنك عدت من الموت فيه؟ |
| Pockets bir kız gördün. | Open Subtitles | بوكيتس، لقد رأيتَ فتاة بالفعل. |
| Dinliyorum. Tesisteki yem öğütücüyü gördün. | Open Subtitles | أنا استمع - لقد رأيتَ مطاحن التغذية في المعمل - |
| Şeytan tarafını gördün demek? | Open Subtitles | لقد رأيتَ وجهها الشرّير أليس كذلك؟ |
| Marpuç gördün değil mi? Evet. | Open Subtitles | يا الهي , لقد رأيتَ قضيباً اليس كذلك ؟ |
| Denemek zorundayız. Kadının halini gördün. | Open Subtitles | علينا المحاولة لقد رأيتَ المرأة |
| Sen de benim gözlerimle gördün dünyayı,öyle mi? | Open Subtitles | لقد رأيتَ العالم من منظوري, صحيح؟ |
| - Tanık listesini gördün. | Open Subtitles | لقد رأيتَ قائمة الشهود التي لديهم. |
| Hayır, görmek istediğini gördün. | Open Subtitles | لا , لقد رأيتَ , ما أردتَ أن ترى |
| Herşeyi gördün. | Open Subtitles | لقد رأيتَ كل شيء. |
| Lord Russell'ın soyluluğu onu nereye götürdü kendin gördün. | Open Subtitles | حسناً، لقد رأيتَ ماذا حلَّ باللورد (راسل) ذو السلالة النبيلة |
| Kamuflajımı gördün. | Open Subtitles | لقد رأيتَ التمويه الذي قمت به |
| Yani yüzünü karanlıkta gördünüz. | Open Subtitles | إذن لقد رأيتَ وجههُ في الظلام؟ |