| Çok korkmuştum. Kararlarımı başkalarının vermesine izin verdim. | Open Subtitles | لقد كنت خائفة للغاية لقد سمحت لآخرين باتخاذ قرارى | 
| Üzerimde karaciğer ve CAT taraması yapmasına izin verdim. | Open Subtitles | لقد سمحت له بأن يقوم على مسح الكبد و الطحال لي حتى الأشعة المقطعية | 
| Egomun işimin önüne geçmesine izin verdim ve ona bir özür borçluyum. | Open Subtitles | لقد سمحت للأنا بالتدخل فى أسلوب العمل و أشعر أننى مدين له بالإعتذار | 
| Bir psikopatın dışarı çıkıp azman bir tavşanla etrafta dolaşmasına izin verdin. | Open Subtitles | لقد سمحت لمريض نفسى بالخروج من هنا ليتجول مع أرنب أبيض كبير | 
| Bakanın, şu aptal Iselin hakkında talihsiz açıklamalar yapmasına izin verdin. | Open Subtitles | لقد سمحت للوزير أن يتفوه بعبارات غير لائقة لهذا الأحمق آيسلين | 
| - Kuralları iblisin koymasına izin verdim. - Kendine bu kadar yüklenme olur mu? | Open Subtitles | لقد سمحت للشيطان بأن يسن القوانين كوني متساهلة مع نفسك | 
| Bu ekibin, bu ailenin dağılmasına izin verdim. | Open Subtitles | لقد سمحت لهذا الطاقم ولهذه العائلة أن تنحل | 
| Sevdiğim tek kızı almana izin verdim adamım. | Open Subtitles | لقد سمحت لك بأخذ الفتاة الوحيدة التي أحببتها في حياتي يا رجل. | 
| Ona bir gün izin verdim... ama; benim haberim olmadan o binadan bir metre dışarı bile adım atmayacak. | Open Subtitles | لقد سمحت لها أن تأتي ليوم فقط لكن دون أن تتحرك الى خارج منزلها دون علمي , هل فهمتن ؟ | 
| Orin'in içime girmesine izin verdim ve orada, benim en kutsal ve en özel parçamı lekeledi. | Open Subtitles | لقد سمحت لأورن بأن يتمكن مني حيث أنه لوث أكثر مكان محرم و وخاص في جسدي | 
| Miles ve kuzenimin bana bunu yapmasına izin verdim, ve ben biraz gerginim. | Open Subtitles | لقد سمحت لقريبي فيني , أن يقنعني بأن أكون هكذا . و أعتقد بأنني متوترٌ جداً | 
| Onları helikoptere bindirmene izin verdim ve neredeyse ölüyorlardı. | Open Subtitles | لقد سمحت لك أن تضعى الفاتين على هذه الهليكوبتر | 
| Kızlarımı o paslı tenekeye bindirmene izin verdim ve o gökten düştü. | Open Subtitles | لقد سمحت لك أن فتاتين فى قطعة القصدير الصدء هذه فسقطو من السماء | 
| Karavana girmesine izin verdim. | Open Subtitles | كان هذا خطئي، لقد سمحت له بالدخول للشاحنة | 
| Bu evin, daha iyi olan seni almasına izin verdin. | Open Subtitles | لقد سمحت لهذا المكان بأن يستنزِف كل شيء جيّد فيك | 
| Onu senden çalmalarına izin verdin. Seni işe yaramaz yankesici. | Open Subtitles | لقد سمحت لهم بسرقتك, أيها النشـَّال المـثير للشفقة | 
| En güçlü üç canavarımı devreye sokmama izin verdin. | Open Subtitles | لقد سمحت لى باخراج جميع وحوشى و اقوى وحوش فى عالم المبارزه | 
| O karanlık lordun aklını çelmesine izin verdin. Ve şimdi... | Open Subtitles | لقد سمحت لهذا اللورد الشرير ان يحرف لك عقلك حتى الان | 
| Karanlık Lordun senin aklını ele geçirmesine izin verdin... ve yok etmeye yemin ettiğin şey haline geldin. | Open Subtitles | لقد سمحت لهذا اللورد الشرير ان يحرف لك عقلك حتى الان وحتى الان . اصبحت الشيء ذاته الذي اقسمت على تدميره | 
| İki bilinmeyen adamın bu eve davetsiz olarak girmelerine izin verdin. | Open Subtitles | لقد سمحت بدخول غريبان إلى المنزل بالخلسة | 
| Gemiyi, sağladığı taktik avantaj yüzünden kullanmanıza izin veriyorum. | Open Subtitles | لقد سمحت باستخدام المركبة لأجل المصلحة التكتيكية |