| Onu sevdiğini sanıyordum. Onu sana annen bırakmamış mıydı? | Open Subtitles | لقد ظننت بأنك احببت ذلك الشيء ألم تتركها لك امك كتذكار ؟ |
| Pazartesileri saat dörtte burada olduğunu sanıyordum. | Open Subtitles | لقد ظننت بأنك في أيام الإثنين الساعة الرابعة |
| Amanda, senin gürültüden şikâyetçi olduğun sanıyordum gürültü yapan değil. | Open Subtitles | أماندا, لقد ظننت بأنك ستكوني المتصلة للشكوى من الإزعاج وليس المسببه له |
| - Seni aylardır görmüyorum. Öldün sandım. | Open Subtitles | هوكر لم أراك منذ أشهر , لقد ظننت بأنك وقعت |
| - Hiç sormayacaksın sandım ulan ya. - "Hiç sormayacaksın sandım ulan." | Open Subtitles | ــ لقد ظننت بأنك لن تسأل ذلك أبداً يا رجل ــ لقد ظننت بأنك لن تسأل أبداً |
| Bir şeyi açıklığa kavuşturalım. Beni yarışmam için çağırdığını sanmıştım. Hayır. | Open Subtitles | لنتحدث بوضوح لقد ظننت بأنك أردتني للتسابق |
| Benim tek çocuğumun bir başarı örneği olacağını sanmıştım. | Open Subtitles | لقد ظننت بأنك ستكون الإبن الوحيد الذي يحقق نجاحا |
| Sen de beni çok mutlu ediyorsun. Um... Beklemek istediğini sanıyordum. | Open Subtitles | أنت أيضا تجعلني سعيدة للغاية لقد ظننت بأنك تريدين الانتظار |
| Ben, senin de eğlendiğini sanıyordum bebeğim. | Open Subtitles | أعني لقد ظننت بأنك كنت تسقطين من المرح, ياعزيزتي |
| Altı ay önce bitirirsin sanıyordum. | Open Subtitles | لقد ظننت بأنك سوف تنهي ذلك الأمر منذ 6 شهور |
| Ayrıldınız sanıyordum. | Open Subtitles | لقد ظننت بأنك رحلتي , يا سيدتي |
| Sen, grip oldun sanıyordum. | Open Subtitles | لقد ظننت بأنك مريض بالإنفلونزا |
| - Sen, öldün sanıyordum. - Kurtuldum, işte. | Open Subtitles | لقد ظننت بأنك كنت ميتاً أنا زيّفت هذا |
| Bu taktiği bıraktığını sanıyordum. | Open Subtitles | لقد ظننت بأنك تخليتِ عن هذه الحيلة |
| Çin'e gitmen gerektiğini sanıyordum. | Open Subtitles | لقد ظننت بأنك لابد أن تذهب للصين |
| Golf oynamaya gideceğini sanıyordum. | Open Subtitles | لقد ظننت بأنك من المغترض أن تلعب الجولف |
| Gelecekten mi? Bir an için, senin kaçığın teki olduğunu sandım. Ama gelecekten olduğunu söylediğine göre... | Open Subtitles | أوه من المستقبل لقد ظننت بأنك مجنوناً |
| Yumurtalığını bulduk." derdi. Çok üzgünüm. Bitirdiniz sandım. | Open Subtitles | "إليك، لقد وجدنا خصيتك" أنا آسفة للغاية، لقد ظننت بأنك آنتهيت! |
| Buradayım. Bugün Global'de olacağını sanmıştım. | Open Subtitles | لقد ظننت بأنك ستكون في الشركة اليوم |
| Doğru dürüst hüküm veren biri olduğunu sanmıştım. | Open Subtitles | لقد ظننت بأنك حاكم جيد للشخصية |