| İkisinin bu işi örtbas etmek için öldürüldüğünü biliyordun ama yine de bana tek kelime etmedin. | Open Subtitles | لقد علمتِ بأنه تم قتلهما لتغطية هذا الأمر و مع ذلك لم تنبسي بكلمة لي |
| En başından beri oraya gireceğini biliyordun, değil mi? | Open Subtitles | لقد علمتِ أنكِ سيتوجب عليكِ الدخول منذ البداية، أليس كذلك؟ |
| Teknede o gece, ...cadı avcısının bana zarar vermeyeceğini biliyordun, ...çünkü senden korktuğunu biliyordun. | Open Subtitles | على ذلكَ القارب تلكَ الليلة لقد علمتِ أن صائدي السحرة لن يقوموا بإيذائي لأنكِ علمتَ أنهُ كانَ خائفاً منكِ |
| Burası olmadığını biliyordun. Neden bu kadar uzun sürdü? | Open Subtitles | لقد علمتِ أنه ليس المكان المطلوب, لما تأخرتِ؟ |
| Buranın kapatıldığını biliyordun, değil mi? | Open Subtitles | لقد علمتِ بأن هذا المكان مغلق ألستِ كذلك |
| Ona gerçeği söylerken bu riski biliyordun. | Open Subtitles | لقد علمتِ أن هذه ستكون المخاطرة في إخباره بالحقيقة |
| Yapılan tüm o tedavilerin zaman kaybı olduğunu biliyordun değil mi? | Open Subtitles | كل تلك المُعالجات التي قاسيتها لقد علمتِ أنّها إضاعةً للوقت، أليس كذلك؟ |
| Hasta olduğumu biliyordun ve beni ispiyonladın. | Open Subtitles | ولمَ؟ لقد علمتِ بأنني مريضة فوشيتِي بي |
| Kafatasını kesmeden önce ne bulacağını biliyordun. | Open Subtitles | مشاهدة ممتعة لقد علمتِ ماذا ستجدين |
| Benim için kendisini feda edeceğini biliyordun! | Open Subtitles | لقد علمتِ أنه سيضحي بنفسه لأجلي |
| Bates'in, Deeks'in buradan temelli ayrıldığını onaylamak için benimle görüşeceğini biliyordun. | Open Subtitles | لقد علمتِ أنّ الأمر سيكون منوّطا بي لتأكيد أنّ إفتراق (ديكس) عنّا حقيقي. |
| Nerede olduğunu en başından beri biliyordun. | Open Subtitles | لقد علمتِ مكانه طوال الوقت |
| Kim olduğumu her zaman biliyordun. | Open Subtitles | لقد علمتِ دوماً بمن أكونه |
| İşin en başında bunu biliyordun. | Open Subtitles | لقد علمتِ هذا منذ بدأنا. |
| - Steroidleri biliyordun. | Open Subtitles | لقد علمتِ بشأن الهرمونات |
| Başından beri biliyordun. | Open Subtitles | لقد علمتِ ذلك دائماً. |
| Bir ayı aşkın süredir Alison'ın hayatta olduğunu biliyordun, | Open Subtitles | لقد علمتِ أن (أليسون) على قيد الحياة لما يزيد عن الشهر |
| - Onu geri getireceğimi biliyordun. | Open Subtitles | لقد علمتِ أنني سأعيدها معي |
| Ne istediğini biliyordun. | Open Subtitles | لقد علمتِ ما الذي أردتِه |
| Guerrero'nun dokunulmazlığı olduğunu biliyordun. | Open Subtitles | لقد علمتِ أن (غوريرو) لا يمكن السيطرة عليه |