| Biza oranın Senatör Iselin'in yaz kampı olduğu söylendi. | Open Subtitles | لقد قيل لنا أنه المسكن الصيفى للسيناتور آيسلين |
| Bize bu adayı almanın belki de bir an meselesi olacağı söylendi. | Open Subtitles | لقد قيل لنا أنه ربما بمقدورنا أن نستولى على هذه الجزيرة فى وقت قصير للغاية |
| Çölü taramamız söylendi, biz de tarıyoruz. | Open Subtitles | لقد قيل لنا أن نمشط الصحراء لذلك نحن نمشطها |
| Bize, bir Protestan işçinin tehdit edildiği ve eğer bölgeden ayrılmazsa vurulacağı söylendi. | Open Subtitles | لقد قيل لنا أن هذا العامل البروتستانتي قد تم تهديده إذالميغادرالساحة، سيموت |
| Tapınak muhafızlarının Nasıralı İsa'yı yakaladıkları bize söylendi. | Open Subtitles | لقد قيل لنا المعبد اعتقلت حراس يسوع الناصري. |
| Bize hayatta olan herkesi kilit altında tutmamız söylendi. | Open Subtitles | لقد قيل لنا بأن نحافظ على حياتكم بالسجن هنا |
| Patırtı koparmamamız söylendi. | Open Subtitles | أنظري, لقد قيل لنا أن نبقي رؤوسنا بالأسفل وألا نسبب أية إثارة |
| Sizin silahlarınızın sağlam olduğu söylendi. | Open Subtitles | لقد قيل لنا أن أسلحتكم ذات قدرة هائله |
| Bize bu adamın kundakçı olduğu söylendi. | Open Subtitles | لقد قيل لنا أن هذا الرجل اللعين أحمق |
| İyileşmesi için fazla ümitli olmamamız söylendi. | Open Subtitles | لقد قيل لنا ان لانتوقع الكثير من تعافيه |
| (Müzik) Filistinli Kadın: Bize duvarın Filistin’i İsrail'den ayıracağı söylendi. | TED | (موسيقى) امرأة فلسطينية : لقد قيل لنا أن الجدار سيفصل فلسطين من اسرائيل. |
| Sizi korumamız söylendi. | Open Subtitles | . لقد قيل لنا أن نحميكم |
| Bize sadece baygın olduğu söylendi. | Open Subtitles | لقد قيل لنا بأنها غير واعية |