| Kendi ayrılık kurallarımın ilkini bulmuştum: onun seksi ve senin mutlu göründüğün bütün fotoğrafları at. | Open Subtitles | كانت بعد أن قمت باختلاق أسرع طريقه للانفصال تحطيم جميع صوره والتي يظهر بها جذاب وانتي تكونين سعيده |
| Daha ucuz bir ayrılık servisi bulmuşlar. | Open Subtitles | لقد قالوا بأنهم قد عثروا على خدمة أخرى للانفصال. |
| Birkaç saniye daha, hâlâ tereddüt içindesin sanki... ayrılmak için ondan, kendinden... onu hayal ettiğin bu aynı yerde... kaybolan hayali tekrar belirebilirmiş gibi... ürkekçe veya ümitvâr... bu bağı kaybetme korkun öyle... | Open Subtitles | بضعة ثواني اخرى حيث كنت واقفا مترددا للانفصال عنه, عن نفسي كما لو أن صورته الباهتة قد ظهرت مرة اخرى |
| ayrılmak için zaten bahane arıyordun; işte buldun. | Open Subtitles | أنت فقط تبحثين عن سبب للانفصال, والآن لديك سبب |
| - Keşke ayrılmaya cesaretim olsaydı ama bu onu çok incitir. | Open Subtitles | لماذا سأحتاج هذا؟ فقط لو أملك الجرأة للانفصال ولكنه حقاً سيجرحه |
| Ateşlemeye bir dakika kaldı. ayrılmaya hazırlanıyoruz. | Open Subtitles | ستبدأ عملية الإشعال بعد دقيقة ونحن نستعد للانفصال |
| Çiftlerin çıkmaya başlamadan önce ayrılık sözleşmesi yapmaları gerekiyor çünkü her ilişki eninde sonunda bir gün bitiyor. | Open Subtitles | على كل فردين إجراء اتفاق مبدئي للانفصال كل العلاقات تنتهي على صعيد ما |
| Sonuç olarak en önemli ayrılık kuralı: kalbinizi kimin kırdığı ya da iyileşmesinin ne kadar süreceği önemli değildir bu zamanları asla arkadaşlarınız olmadan atlatamazsınız. | Open Subtitles | -وأخيرا , أهم قاعده للانفصال هي : -لا يهم من كسر قلبك وكم المده التي تستغرق .. -مستحيل أن تخطيها , بدون صديقاتك |
| Yeni bir ayrılık bölümü açıyorum. | Open Subtitles | اسمعي, إنني أفتتح قسماً جديداً للانفصال |
| E-Şut içinde kendine ait küçük bir ayrılık bürosu çalıştırabilirsin. | Open Subtitles | يمكنكِ إدارة مكتبكِ الصغير للانفصال خارج "إ-الهجر". |
| Ondan neden ayrılmak istediğimi açıklamama gerek kalmadı. | Open Subtitles | فانا غير مضطره الان لاختراع سبب ما للانفصال عنه |
| Kârını, morlara ayrılmak için sebep olarak kullanırsın. | Open Subtitles | استخدم الربح كي تقدم لعصابتك أساسا للانفصال |
| Şimdi gerçek yüzü ortaya çıktı bu sefer de ayrılmak için bulamıyorum. | Open Subtitles | والآن ابتلعته الأرض و لا استطيع إيجاده للانفصال عنه |
| Erkek arkadaşı ile ayrılmak istiyor. | Open Subtitles | إنها بحاجة للانفصال عن حبيبها. |
| Birinden ayrılmak için harika bir yol. | Open Subtitles | إنه أسلوب جهنمي للانفصال عن أحد |
| Lander 1, ayrılmaya hazırlan. İşaretimle. | Open Subtitles | {\cH92FBFD\3cHFF0000}قمرة الهبوط 1 استعداد للانفصال عند إشارتي |
| Ranger 2, ayrılmaya hazırlan. - Ne? | Open Subtitles | -الجوّالة 2"، استعداد للانفصال" |